Erdoğan: Her alanda kendi ayaklarımızın üzerinde durmalıyız

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ODTÜ Teknokent açılış töreninde konuştu.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:

''Türkiye'nin hedeflerine ulaşabilmesi için bu tarz merkezlerimizin olması ve bunları çoğaltması çok gerekli. Bundan 20 yıl önce ülkemizde yaşayan birisine şuanda bulunduğumuz yeri anlatsaydık herhalde bizi hayal kurmakla suçlarlardı. Ama artık hayalleri gerçeğe dönüştürdük. Ülkemizin sınırlarını aşıp tüm dünyaya hitap etmeden bunu başaramayız.

''ODTÜ MARKASI HALA İLK SIRALARDA YER ALIYOR''

ODTÜ Türkiye'nin ve Ortadoğu ülkelerinin kalkınmalarına katkıda bulunmak, bunun için insan kaynaklarını yetiştirmek için üniversite statüsü kazanmıştır. Türkiye'de hem üniversite yerleşimi hem de kendisine tahsis edilen arazi bakımından kendi alanlarında en iyilerden olan ODTÜ bizi başarılı bir şekilde temsil etmiştir. Bilim ve teknoloji alanındaki marka değerini korumayı ve geliştirmeyi bilmiştir. ODTÜ markası hala ilk sıralarda yer alıyor.

ODTÜ'nün kuruluş amacı tam da bizim 16 yıldır kurduğumuz politikamızın amacı gibidir. Lisans, yüksek lisans, doktora çalışmalarında ortaya koyduğu başarılar, ODTÜ'yü hala görevini sadık bir şekilde yaptığının göstergesidir.

''TÜM TIKANIKLARI AÇTIK''

Ülkemizin her köşesi kadim eğitim izleriyle doludur. Ama aynı zamanda bu mirasa layık olmanın sorumluluğunu da üstlenmiş oluyoruz. Üniversitelerimi küresel ayırışta en büyük güç kaynağımız olarak görüyoruz. Bilimsel faaliyetlerin ürüne dönüştürülmesi, ticarileşmesi elbette önemlidir. Biz mirasçısı olduğumuz medeniyetlerin bilime katkılarıyla görevliyiz. Üniversite sayımızı 76'dan 206'ya, öğretim görevlisi sayımızı 76 binden 162 bine, öğrenci sayımızı 1,6 milyondan 8 milyona çıkartarak tüm tıkanıkları açtık.

Sayın Merkel'e sordum. Siz de öğrenci ne kadar diye. Verdiği rakam 3 milyon. Nüfusları bizden fazla. Bana sordu bende 8 milyon dedim. Tabi orada bir şaşırdı. Nitelik, nicelik meselesi var. Biz patlamamızı yapacağımız zaman çok farklı şekilde yapacağımıza inanıyorum. Beşeri sermayemiz bizim en büyük gücümüzdür.

Hâlihazırda çok ideal bir yükseköğrenim sistemine sahip olmadığımız bir gerçektir. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi diğer hususlar gibi yükseköğrenim reformu içinde bize büyük imkânlar sağlıyor. Yeni dönemde kaliteye, niteliğe yoğunlaşmamız gerekiyor. En kısa sürede sistemin işleyişine yansıtılacağına inanıyorum. Eğitim kalitesinin yükseltilmesine yönelik reformlarımız çok daha acildir.

Dünyada artık bağımsızlığın ölçüleri olan, bayrak, milli para gibi özellikle bu kriterlere yenilerinin girdiği bir döneme giriyoruz. Savunma, sağlık, eğitim, bilişim teknojilerinden yapay zekâya kadar her alanda kendi ayaklarımızın üzerinde durma mecburiyetindeyiz. Başaramazsak ipin ucu başkalarının eline geçecektir. Üstelik bizim kendimizle birlikte, dostlarıma, kardeşlerimize karşı sorumluluğumuz var.''