Mehmet Şimşek yatırımcılarla Washington’da buluştu

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ABD'nin başkenti Washington'da sürdürdüğü temaslar kapsamında önde gelen uluslararası yatırım bankalarıyla bir dizi toplantı gerçekleştirdi. Barclays, Jefferies, JP Morgan ve Bank of America tarafından ayrı ayrı düzenlenen yatırımcı etkinliklerine katılan Şimşek, Türkiye ekonomisine ilişkin güncel gelişmeler ve gelecek döneme dair projeksiyonları paylaştı.

Enflasyonla mücadelede kararlılık mesajı

Toplantılarda Türkiye’nin mevcut ekonomik programına dair kapsamlı sunumlar yapan Şimşek, enflasyonla mücadeleyi ekonomi politikasının temel önceliği olarak tanımladı. Küresel piyasalardaki sıkılaşma eğilimi ve azalan dış talebin etkisiyle Türkiye ekonomisinde daha dengeli bir büyüme beklediklerini ifade etti. Ayrıca, petrol fiyatlarındaki gerilemenin ve finansal sıkılaşmanın yılın ikinci yarısında enflasyonu düşürücü etki yaratacağını belirtti. Bu kapsamda, yıl sonu itibarıyla enflasyonun Merkez Bankası'nın hedef aralığında gerçekleşmesinin öngörüldüğünü söyledi.

Cari açıkta olumlu beklentiler

Cari dengeye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Şimşek, iç talepteki yavaşlama ve enerji maliyetlerindeki düşüşün dış ticaret açığını daraltabileceğine dikkat çekti. Bu doğrultuda, 2025 yılı sonunda cari açığın Orta Vadeli Program’da (OVP) öngörülen seviyenin altında gerçekleşmesini beklediklerini dile getirdi.

Kamu maliyesinde disiplin vurgusu

Mali disiplinin önemine vurgu yapan Şimşek, kamuda sıkı harcama politikalarının sürdürüleceğini belirtti. Büyümede yaşanabilecek olası bir yavaşlamanın kamu gelirlerini sınırlayabileceğini ifade eden Bakan, buna rağmen mali dengeyi koruma yönündeki iradenin devam edeceğini söyledi.

Reform süreci ve yatırım fırsatları

Toplantılarda Türkiye’nin reform ajandasına da yer veren Şimşek, ülkenin yeşil ve dijital dönüşüm, altyapı yatırımları ve sanayi politikaları gibi alanlarda kararlı adımlar attığını vurguladı. Türkiye’nin ticarette artan korumacılık eğilimlerine karşı benzer ülkelerden daha dirençli olduğunu belirterek, mevcut serbest ticaret anlaşmaları ve bölgesel entegrasyonların bu direnci desteklediğini aktardı.