SON DAKİKA
Hava Durumu

Renkli camda biz

Yazının Giriş Tarihi: 08.01.2017 11:34
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.01.2017 11:34

"Televizyon; aylak, şuuru iğdiş edilmiş,hiçbir

zaman okumak ve düşünmek alışkanlığı

kazanmamış sokaktaki adam için icad edilmiş

bir nevi afyondur..."

Cemil Meriç

 

Odalarımızın hiç susmayan misafiri o... Sürekli tüketmemizi fısıldayan... Hiç ihtiyaç duymayacağımız ürünleri almamız için onları müthiş zekice esprilerle bilinç altımıza kazıyan... Reklam uzmanlarının dehaları ile... Gizli ya da aşikar belli güzellik normlarını ve ahlak anlayışını dayatan...Ahlaki deformasyona yönelik toplum mühendisliği adına... Çıplaklığı cesaret olarak tanımlayan... Renkli cam...
Hep belgesel, hep sosyal mesaj olmaz; ders niteliğinde olmayacaktır tüm yayınlar, kabul... Lakin bu kadar aşırı tahribatı hak ediyor muyuz millet olarak ? Çizgi filmden yarışmalara kadar... Elle tutulur neler yayınlanıyor acaba , ticari kaygısı olmayan devlet tv si dışında?
Soap operalar vardır hani ev hanımlarına deterjan satma amaçlı reklam alan, sabun köpüğü pembe diziler... Varlıklı insanların aşk ekseninde dönen, fil dişi rengindedir dramları...
Ne kadar taklitleri var bu dizilerin yerli versiyonlarla... Seyirciyi korkunç derecede aptal yerine koyan, aynı ifadeleri defalarca tekrarlayan, bir tek olayı herkesin birbirine saatlerce anlatması, kısır senaryo yazarlarının kalem tembelliğinden mütevellit...
Ya komün yaşamının reklamı yarışmalar... Issız adada sınıfsal ayrım olmadan hiçbir dini ritüele bağlanmadan mücadele dolu , acımasız bir yaşam... Birbirine güvensizliği aşılayan somut kaba güce dayalı... Hani maneviyat ? Hiç mi yok ? Acı acı gerçekler mi bu çarpan yüzümüze, yoksa bu yalan dünyanın dayatması mı ?
Peki dizilerde cast dekor ve kostüm için bile harcama yapmayı göze almayan yapımcılar ? İlkel senaryolarla konuşturulan bir stüdyo dolusu insan, bazen yemek bazen evlilik bazen kılık kıyafet yarışması görünümünde... Akıllara ziyan... Mizansen olduğu, kurgu içerdiği çoluk çocuğun bile dilinde, ama sürekli iştildiğinden normalleştiriyor ya her ucuzluğu işte bu yüzden tahribatı çok fazla...
Halbuki haberlerde bile aynı sözlerin defalarca efektler eşliğinde tekrar edilmesi evlatlarımızın öğrenme eşiklerini düşüren bir etken olarak kabul ediliyor... Alışıyorlar bir bilginin görsel olmasına, defalarca yinelenmesine... Aptal kutusunun başında / obez / dünyadan bihaber/ Amerikan vatandaşı gibi uzaktan kumanda edilmemiz üzerine dizayn edilmiş her şey... Fast Food kültürü bile... Tv izlerken atıştırdıklarımız, tembelliğe üşengeçliğe alıştıran bizleri , gizli formüller içeriyor o yiyecekler, Çin tuzu gibi bağımlılık oluşturan...
"Kibrit kutusu apartman dairelerinde hasbihal edeceğimiz komşu mu kaldı ki, izlemeyip ne yapacağız? "diyeceksiniz... Haklısınız... Modern insanın esaretleri de böyle işte... Kafeslerimizi kendimiz inşa edip her yere kendimiz taşıyoruz... Renkli camdaki de bizim yansımamız, biz buyuz toplum olarak, tamam... Halimizi düzeltmeden yansımamız da düzelmez, kabul...
Fakat bir nefes alsak ara sıra hoş olmaz mı? Kafesi biraz aralasak?
Nüket Belsan Taşören

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.