Şarkılardan fal tutmayı seviyorum galiba ikimize kaç kere...
İkimize kaç kere...
Üniversitede özel ders verirken öğrencim olan çocuğa zarf fiiileri göstermek için hep şarkıları örnek metin olarak seçerdim...
"El ayak çekilince...
Sohbetler tükenince...
Dostlar eve gidince...
Bu geceler işkence..."
Yahud
"Sen geçerken sahilden sessizce ki bol miktarda zarf içerir , gemiler kalkar yüreğimden sessizce..."
Onu diyicem...
Adrese dayalı kayıt...
Neden ?
Kanada ' da Sibirya ' da bilmem ne belâda, 9 metre kar olsa da okullar tatill olmaz çünkü her keşş ama herkezzzz evine en yakın okula yürüme mesafesine kayıt olur ki ne !
Bizde sıfır nokta iki milim kar olsa tatil..

Neden ? Adrese yakın okul çok kötüdür hep , hep uzaktaki okul , çok zekiler ve çeviklerin gittiği okuldur nedense...
O halde...
6 yaşındaki çocuk , 4 yıl hiç tanımadığı insanlara misafir olarak ikametgâh alır ve çok iyi (!) olan o okula yazılır , süpper zekiler ilen okur...
Yol işkencedir ama olsundur...Her gün gidiş dönüş iki saat 6 yaşındaki çocuk yollarda haşat olur , olsundur...
Ya da
"Onun arabası var..
Güzel mi güzel...
Şeferi de var...
Özel mi özel...."
Amma alır satarken vergi kaçırmak için yok pahasına göstertir malını e o kadar kusur kadı kızında da olur canım...
"Konaklar yaptırdım
Döşetemedim...
Ordu da Fatsa bir oldu da Narin'im..."
Gibi gibi...
Ev , köşk ü saray alınırken satılırken de resmi ve resmi olmayan rakamlar uçuşur havada maalesef...
Neden yaw neden?
Trafikte evde okulda sokakta...
Neden böyleyiz biz de Evropa çok medeni ?
Çok namuslu olduklarından mı?
Yok valla , cezalar çok fazla yani...
Hani püskologlar cezasız eğitim sistemi derler ya külli yalan aha istersen dayıya sor !
Demem o ki cezalar çok fazla oralarda...

"Nasıl olursanız öyle idare olunursunuz " düsturu gereğince bu misaller ile elimizi başımızın arasına almayı / aldırmayı istedim sadece şekvâ / şikayet makamında olmayı bırakalım deyu...
Hani dünya haritasını parça pinçik eder de baba , oğluşu der ya baba haritanın arkasında insan vardı, insanı düzelttim,dünya düzeldi diye...
Ben mi ?
Benim...
Adresim aynı...
Kaderim aynı...
Kara Dantel sokağında ben...

Nüket Belsan Taşören