"Hz. Ömer halka hâlâ “Rasûlüllah ölmedi, öldü diyenin boynunu uçururum” diye hitâbediyordu. Hz. Ebû Bekir minbere çıktı. Halk, Hz. Ömer’i bırakıp, Hz. Ebû Bekir’in etrâfında toplandı. Ebû Bekir Cenâb-ı Hakk’a hamd ve senâ ettikten sonra:
- Sizden her kim Muhammed (sas)’e tapıyorsa, iyi bilsin ki, Muhammed (sas) öldü. Her kim Allah’a kulluk ediyorsa, iyi bilsin ki, Allah bâkîdir, asla ölmez,” dedi. Sonra şu anlamdaki âyetleri okudu... "
Niye bu olayı andım acaba arkadaşlar?
Patır patır başını protesto olarak açanlar var ya...
Yaw öyle bir şey olsa bendeniz 1 ayla Eyt ' yi kaçırmış insanım, benim başörtüsünü fora etmem lazımdı, tevbe estağfurullah!!!
Hem sonra: Bir puanla değil yarım puanla değil 0,1 puanla Fen Lisesi ' nde nitelikli (!) öğretmen olma sınavını o kadar çalışkanlığa dayalı teşekkür belgeme her yarışmada jüri olarak angaryaseverliğime rağmen kaybetmiş insanım, ben de başımı açayım mı şimdi?
Bunlar işin şakası da şakayla karışık içimi de dökeyim hani yok liyakat yok yandaşlar kayırılıyor derken hani nerde diyorum misal MEB ' deki bağzı mevkilere bakaraktan...
Neyse... Baştaki anekdottan ilhamla
Ey hatun kişi olan bizler , biz niye başımızı örttük? Aaaa saçların çok güzelmiş diyenlere karşılık; Çirkin olduğumuz için mi, hâşâ? Bir arkadaşımın da dediği gibi assla ! Bir erkek için mi asla ve kat ' a ! Bir arkadaşımın arkadaşının baldızı anlatmıştı ilk örtününce ilk heves ilk heyecan büyük başörtüler büyük pardesüler vs. Eşim daima benden utanır yolda uzaktan yürür, havalı ve açık akrabalarımızın yanına sokulurdu demişti... Heh eski feministlerden eski İstanbul sözleşmecilerden kim kaldı? Ben tabiki ben antisemamaraşlıseverler derneği başkanı ben ! Bir erkek için örtünülmez aksine ona rağmen örtülünür; bakınız 40 yıllık başörtülü hanımı vefat edince mini etekli sekreteri ile izdivaç edenler vs. vs. vs. Bir mütedeyyin erkeğin umru değildir açıkçası, açığa da bakar merhamet eder açığı da sever kapalıya da...
Mütedeyyin olmayanları saymıyorum bile şu anda...
Aşk doktorları sabah akşam TV'lerde anlatırlar ya erkeklerimizin avcı(!) kimlikleri hep yeni avlar heyecanlar peşinde koşar; birini alıp eve hapsedip özgürlüğün tadını kimi metres kimi kuma kimi katmerli devrim nikahınlan hormonlarının keyfine bakarlar...
Havuzlu evimiz var diye denize girmekten vaz mi geçeceğiz anlayışı ile açık olmak da kapalı olmak da kâr etmez...
Sarışın olsanız esmere, esmer olsanız Japonlu' ya velhasıl Ukranyalı' ya gözleri gönülleri kayıverir alimAllah...
Ben kendi seyr ü süluk' umdan hareketle söyleyebilirim bunları, İsmet Özel ' in dediği gibi " başörtülü kadın, felsefe bilmelidir" diye...
Bana hem laik hem seküler çevremde kendi okumalarım tesir etmişti şahsen tesettür anlamında...
Allah razı olsun kalemin de kelâmın da hakkını verenlerden...

Şimdi İlahiyatçı hanımların siyasi olayları bahane ederek başını açması kime bir tepkidir ? Kime inattır ? Anlamak mümkün değildir ki başörtü konusunda başı açık başı kapalı herkese muhakkak o , benden hayırlıdır diye bakarım, bu zan olmadıkça kibir , örtünün de kurtaramayacağı bir noktaya götürür hafazanAllah diyor...
Herkesi en kalbî duygularımla selamlıyorum...
Allah ' ını seven beni protesto etmesin lütfen diye ekliyorum...

Nüket Belsan Taşören