FETÖ'nün Siyasal Kanadının Temizliği Seçim İle Mi Yapılacak?

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe ve işgal girişiminden sonra ortaya çıkan Bylock gibi özel yazışma programları ile darbe planlayanlar ve diğer birçok kamu görevlisi KHK'lar ile görevden uzaklaştırıldı. Tutuklananlar oldu.

Tutuklamalarda %1-2 oranında hataların olduğunu söyleyebilirim. Ancak, bundan daha önce konuşmamız gereken dışarda kalan ve kamu görevinden uzaklaştırmayan kripto FETÖ'cüler.

FETÖ ile bağlantılı olan işadamlarından bazıları ‘'Biz şu milletvekilinin, şu belediye başkanının talimatı ile yardımda bulunduk. Onun yönlendirmesi ile FETÖ yapılanması içerisine girdik.''' diyorlar. Tabii bunlara o yönlendirmeyi yapanlar içerisinde bakanlar var. Parti yöneticileri var. Belediye Başkanları var.

Bazı Bakan, milletvekili ve Belediye Başkanları bunlarla ticari anlamda ortaklık yapmışlar.

Devletin istihbarat ulaştığı istihbarat bilgisi bizde yok. Ancak, ‘'Görünen köy klavuz istemez.'' derler. Birileri de sanki özellikle bunları korurcasına, FETÖ Araştırma Komisyonu dahil olmak üzere, FETÖ ile mücadele edenler bile şaibeli durumda. Geçmiş açıklama, ilişkide oldukları kişiler ve eylemleri ile.

Toplumda ciddi anlamda FETÖ mücadele anlamında bir beklenti hakim. Şu ana kadar yapılanlar da yeterli değil.

FETÖ'cüler tarafından geçmişte hayatı karartılanlar, 15 Temmuz gecesi meydanlarda mücadele ederken üzerlerine ateş edilenler. Yakınları şehit olanlar. Herkes bir beklenti halinde ve süreç uzadıkça bu beklenti öfkeye dönüşme potansiyeli taşıyor.

Seçimler öncesi de ‘'CHP'nin FETÖ müdahalesine uygun hale getirildiğini, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin FETÖ'den uzak duracağını ve Ak Parti'de de adaylar hakkında ciddi bir araştırma yapılacaktır.'' diye söylemiştim.

Sosyalist ve Ulusalcı Partileri bile boş bırakmayan FETÖ'nün CHP, MHP ve Ak Parti'ye sızmaması düşünülemezdi. Gördük ki her parti içerisinde varlar. ‘'Ülkücüden FETÖ'cü çıkmaz'' diyenler. Ülkücü kılıklı FETÖ'cü gördüler. MHP belediyelerinde en üst düzeyde FETÖ'cülerin görev yaptığını gördük. Örnek isteyenler Mersin Büyükşehir'deki Genel Sekreter, Özel Kalem Müdürü ve Daire Başkanlarını verebilirim.

Ak Parti içerisindeki FETÖ'ye en çok destek verenlerden birisi de Aile Bakanlığı Döneminde tüm yöneticileri FETÖ'cülerden seçme maharetini gösteren ve daha sonra da Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra da geçmiş yaşattığı sıkıntılar yetmiyormuş gibi daire başkanlarının bir kısmını FETÖ'cülerden seçen Fatma Şahin Ak Parti içerisindeki örneğimiz.

Ankara ve siyaset çevreleri pazar gününü Sözcü Gazetesi'nin ‘'Bylock kullanan iki bakan tespit edildi.'' haberini konuştu bütün gün. Bu haber gerçek mi

bilemiyorum. Ancak, Sözcü Gazetesi FETÖ ile mücadele hakkında bir taraftan FETÖ aleyhinde gözükmeye çalışırken diğer taraftan da ince ince FETÖ mücadelesini sekteye uğratabilecek haber yapma gayreti de içerisinde. Nasıl mı? Bir Ak Parti'li siyasetçi ‘'Bu iş cadı avına döndü.'' derse hemen manşete taşınıyor. Cumhurbaşkanımız ‘'At izi, it izine karıştı'' dedi günlerce bu söz üzerinden gündem oluşturuldu. Cumhurbaşkanı'na o sözü söyletenler eminim iyi bir çalışma yapıp ‘'şu kadar hatalı isim tespit edildi, şu kadar isim hakkında da bu bu sebeplerden işlem yapıldı'' denmiş olsa idi. FETÖ mücadelesini sulandırmaya çalışanlara fırsat verilmemiş olurdu.

FETÖ'nün siyasal kanadı her parti içerine sızmış durumda, kimisine CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na olduğu gibi talimat ile aldırılırken, Ak Parti ve MHP ne kadar FETÖ'cülerden uzak durmak istese de geçmişten gelen ilişkiler hasebi ile kolay kolay temizlenemeyecekler.

Haber ve söylentiler dışında da görüyoruz ki FETÖ'nün siyasal ayağını temizlemek için ivedi bir seçime ihtiyaç var. En geç 2017 baharı olabilir. Adayların kim olduğu önemli değil. Seçmenin büyük kısmının vereceği parti belli ve temel belirleyici olacak olan da partilerin FETÖ'ye karşı duruşu olacaktır. Medya'da ve siyasette FETÖ savunuculuğu yapanlar da cezalandırılmaz ise Türk Milleti cevabını sandıkta verir.