SON DAKİKA
Hava Durumu

"Solcular Daha Ahlakçı"

Yazının Giriş Tarihi: 19.12.2025 21:21
Yazının Güncellenme Tarihi: 19.12.2025 21:22

2025 aile yılı ilan edilmişti. On iki gün sonra aile yılı bitecek ve biz yine ailenin çürüdüğünü, sistemli bir şekilde toplumun dağılışını izliyoruz. Narin cinayetinde milleti ilgilendirmeyen detaylar nasıl her kanalda kanlı, canlı anlatıldıysa malum haber spikerlerinin uyuşturucu ve fuhuş skandalları da aynı şeffaflıkta halka müstehcen dizi izlettirilir gibi en iğrenç ayrıntısına kadar verildi. Burada maksat ibret olsun ki bir daha böyle berbat haberler duyulmasın değil elbette. Tıpkı Esra Erol, Müge Anlı programlarından aşina olunan çarpıklıklara farklı bir boyut kazandırmak.

"Elit muhafazakarlar da bu pisliğin içinde ey toplum, siz yapsanız kıyamet mi kopar?" mesajını vermek. Bu diğer ünlülerin uyuşturucu ya da zina rezillikliklerinden daha çarpıcı manşet olmalıydı. Zira her iki sunucunun da ailesi muhafazakar ve dini eğitim veren okullardan mezun olmaları hasebiyle dine, dindarlara vurmak için kaçırılmayacak fırsatlar barındırıyordu. Üç gün öncesine kadar "Mini eteğimize, şortumuza, içkimize karışmayın, namus bekçiliği yapmaktan vazgeçin." diyen feminist yazarlar, spikerler bile "Ela Rumeysa'nın hatlarını görmek zorunda mıyız? Kemalistler sağcılardan daha ahlakçı, daha edepli." demeye başladılar.

Rezillik sağda da solda da iğrençtir, kötüdür. Kadın İslam'da teşhirci bir biçimde giyinemez, erkek yabancı kadına bakamaz, dokunamaz, içki içemez, faiz yiyemez." dediğinizde "Hangi çağda yaşıyoruz ayol. Herkesin özgürlüğüne karışmayın. Cuma hutbelerinde ne giyeceğimizi, ne içeceğimizi söylemekten vazgeçin artık." diyen sunucu bayanlar bile mini eteklerini bir süreliğine rafa kaldırıp ledin önüne uzun pantolonlarla çıkmayı tercih ettiler.

Kadın istismarı her çağda, her millette iğrençtir ve bu direkt olarak aileyi hedef alan bir eylemdir. Sunduğu habere değil etek boyuna, şortuna, endamına endekslenen reytingler kadını metalaştıran, eş ve anne olmaktan uzaklaştıran unsurlardır. Kadın hakları ve eşitlik adına evinden kopartılıp daha görünür olmaya iten her yenilik, her teşvik kadını daha da yalnızlaştırıp sömürülmeye açık hale getirecektir.

Yapılması gereken şey öncelikle aileyi, ahlaki değerleri dinamitleyen sapkın ve şiddet içeren yayınları, dizileri hatta 3.sayfa haberlerini ekranlardan kaldırıp evliliği ve aile olmayı özendiren kaliteli filmleri, içerikleri çoğaltmak. Aile Bakanlığı evine, çocuklarına daha çok zaman ayıran ev hanımlarını desteklemeli. Prof. Dr. Oytun Erbaş'ın bir çok saçma yorumlarına da şahit olmakla beraber "Ev hanımlarının çocukları daha başarılıdır. Çalışan annelerin çocukları başarılı olamaz." lafına istisnalar olsa dahi katılıyorum. "Aile yılı" söyleminin altını doldurma konusunda ne yazık ki acziyet yaşandı. Boşanmaların önüne geçilemediği gibi evlenme ya da doğumda bir artış da gözlemlenmedi. Toplumu evlenmeye ve çoğalmaya motive eden en önemli şey dindir, ahlaktır. Seküler yaşam evlenmeyi de çocuk sahibi olmayı da yük ve masraf olarak lanse eder. Özümüze, kendimize dönmekte geç kalmayalım. Bu ayetin bize rehberlik etmesini temenni ederek yazımı bitiriyorum:

"Allah'ı unutan ve Allah'ın da onlara kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın. İşte onlar, yoldan çıkmış olanlar onlardır. O kimseler gibi olmayın ki, onlar Allah'ı unutunca Allah da onlara kendilerini unutturmuştur. Onlar hep yoldan çıkmış kimselerdir." (Haşr, 19)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.