İmamoğlu'nun “Her şey çok güzel olacak” sürpriz icraatlarından bir tanesiyle daha, gülünç bir gerekçe ile yüzyıllık bir kültür mirası olan Eminönü'ndeki balık-ekmekçilerin kaldırılması ile görmüş olduk.
Konu ile ilgili sorulan sorular karşısında verdiği cevaplar ile bilgisi dışında yapıldığı izlenimi veren veya kendisinin de inanmadığı bir gerçekçe ile zoraki olarak yaptığı görüntüsü veren İmamoğlu'nun durumu çok ilginçti.
Çünkü İmamoğlu'nun otel odasında soruları önceden verilen açık oturumdaki rahatlığı gitmiş; onun yerine çalışmadan sözlüye kaldırılmış, bilmediği yerden soru sorulmuş öğrenci görüntüsü veren ikinci İmamoğlu gelmişti.
Düşünülmeden, araştırılmadan ve kanuni alt yapısı hazırlanmadan, yaptım oldu mantığı ile geçiştirileceği düşüncenin sonucu, klasik bir İmamoğlu icraatı olan balık ekmek konusundaki karar, halkın büyük tepkisi ve mahkemenin konu ile ilgili vermiş olduğu “yürütmeyi durdurma kararı” İmamoğlu'nu ve ekibini bir hayli sıkıntıya soktu.
Her zaman yaptığı gibi balık ekmek konusunu da bozuntuya vermeden, “U” dönüşü ile çözmediği için “S” dönüşü ile çözmeye çalıştı. Ama mahkemenin vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararı ve halkın tepkisi nedeniyle bomba elinde patladı. Bu nedenle de siyaseten kendi kalesine gol atan futbolcu durumuna düştü.
İstanbul kamuoyu, seçim öncesi verilen, üniversite öğrencilerine aylık 450-TL burs, bedava süt, ucuz ulaşım ile ilgili icraatları beklerken, beklenmedik bir çıkış ile geçmişi yüzyıl öncesine varan ve günde sayıları beş ile on binlerle ifade edilen günümüzde de halkın çoluk, çocuğu, eş, dost ve arkadaşları ile fırsat buldukça nostalji niyeti ile balık ekmek yediği Eminönü'ndeki balıkçı kayıklarının kaldırılması kararı ile karşılaşması toplumsal bir tepkiye dönüştü.
Bunun içinde kaldırılacağı haberini duyanlar bir daha aynı lezzet bulamayacakları için veya bu karara bir tepki olarak Eminönü'ndeki balık ekmekçilere her zamankinden daha çok giderek tepkilerini ve yüzyıllık bir kültürün ürünü olan balık ekmeklerine kendilerince sahip çıktılar.
Eminönü'ndeki balık-ekmeğin kaldırılmasının gerekçesi ise insanı güldürecek nitelikte. “Görüntü kirliliği…”
İstanbul'da çöpler toplanamıyor. Susuzluk kapıda. Bir tık ilerisi salgın hastalıklar. Ama Eminönü'ndeki balıkçı kayıkları görüntü kirliliği oluşturulduğu için kaldırılıyor… Ağlar mısın? Güler misin?
Geleceği ve olacağı ancak Allah bilir. Mahkeme kararı ile yürütmeyi durdurma kararı ile konu şimdilik kapandığı içinde bu olayın arkasındaki gerçek amacı görebilmek şimdilik mümkün değil.
Ancak İmamoğlu'nun dediğini yapmama ve verdiği sözü tutmama performansı (!) göz önüne alındığında, yasaklanmanın ardından yandaş destekçi bir gruba, işletme olarak burasının peşkeş çekileceğini tahmin etmek zor değil.
Haydarpaşa ve Sirkeci Gar ihalelerinde olduğu gibi, ihale dosyasını tamamlayamayan eksik bilgi ve belge ile ihaleye katılan, İBB ihaleden elendiği zaman mağduriyet yaygarası koparılmış, günlerce yürütülen algı operasyonları ile kamuoyu oluşturulmaya çalışılmış, avukatlar ordusu ile ihalenin iptali ve İBB verilmesi istenilmişti.
Ancak bu halkta yaygara ile oluşturulmak istenilen algı ters teptiği ve “Beceriksiz adamlar bir ihale dosyasını hazırlamaktan acizler.” Algısı oluşmaya başlayınca da konu hiç olmamış gibi gündemden düşürüldü.
Gar ihalelerinde yapılmak istenilen, mafyavari bir davranış ile istediğimi alır, istediğimi istediğime veririm; kanun tanımazlığı balık ekmek olayında tescillenmiştir.
Seçimden bugüne kadar elle tutulur gözle görülür bir hizmet olmamasına ve olacağına dair bir gayrette görülmemesine rağmen, daha önce AK Partinin yaptığı Kent Ormanını “ Orman alanı olduğu için imara açamadığımız için, halkın hizmetine sunuyoruz.” Sloganı ile yeniden hizmete açılması saçmalığı bardağı taşıran son damla olmuştu. Balık ekmek konusu da işin tuzu biberi oldu.
Lafla, peynir gemisi yürümüyor. İcraat zamanı geldi, geçiyor… Artık halk, saldırıp, saldırıya uğradım diye mağduru oynamaya çalışan görüntüden sıkıldı. Birde klişeleşmiş “üzülüyorum, boş laflar” sözlerini duymaktan gına geldi. Artık halk yerine icraat görmek istiyor. Yoksa Muharrem İnce, inceden inceye arayı kapatıyor…
Bizim için hava hoş, ama 2023 seçimlerinde “Başkan İmamoğlu” rüyasını görenlere ve rüyayı hayra yoranlara çok yazık olacak…
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Hasan Kaya
Balık ekmek ve Gooll
İmamoğlu'nun “Her şey çok güzel olacak” sürpriz icraatlarından bir tanesiyle daha, gülünç bir gerekçe ile yüzyıllık bir kültür mirası olan Eminönü'ndeki balık-ekmekçilerin kaldırılması ile görmüş olduk.
Konu ile ilgili sorulan sorular karşısında verdiği cevaplar ile bilgisi dışında yapıldığı izlenimi veren veya kendisinin de inanmadığı bir gerçekçe ile zoraki olarak yaptığı görüntüsü veren İmamoğlu'nun durumu çok ilginçti.
Çünkü İmamoğlu'nun otel odasında soruları önceden verilen açık oturumdaki rahatlığı gitmiş; onun yerine çalışmadan sözlüye kaldırılmış, bilmediği yerden soru sorulmuş öğrenci görüntüsü veren ikinci İmamoğlu gelmişti.
Düşünülmeden, araştırılmadan ve kanuni alt yapısı hazırlanmadan, yaptım oldu mantığı ile geçiştirileceği düşüncenin sonucu, klasik bir İmamoğlu icraatı olan balık ekmek konusundaki karar, halkın büyük tepkisi ve mahkemenin konu ile ilgili vermiş olduğu “yürütmeyi durdurma kararı” İmamoğlu'nu ve ekibini bir hayli sıkıntıya soktu.
Her zaman yaptığı gibi balık ekmek konusunu da bozuntuya vermeden, “U” dönüşü ile çözmediği için “S” dönüşü ile çözmeye çalıştı. Ama mahkemenin vermiş olduğu yürütmeyi durdurma kararı ve halkın tepkisi nedeniyle bomba elinde patladı. Bu nedenle de siyaseten kendi kalesine gol atan futbolcu durumuna düştü.
İstanbul kamuoyu, seçim öncesi verilen, üniversite öğrencilerine aylık 450-TL burs, bedava süt, ucuz ulaşım ile ilgili icraatları beklerken, beklenmedik bir çıkış ile geçmişi yüzyıl öncesine varan ve günde sayıları beş ile on binlerle ifade edilen günümüzde de halkın çoluk, çocuğu, eş, dost ve arkadaşları ile fırsat buldukça nostalji niyeti ile balık ekmek yediği Eminönü'ndeki balıkçı kayıklarının kaldırılması kararı ile karşılaşması toplumsal bir tepkiye dönüştü.
Bunun içinde kaldırılacağı haberini duyanlar bir daha aynı lezzet bulamayacakları için veya bu karara bir tepki olarak Eminönü'ndeki balık ekmekçilere her zamankinden daha çok giderek tepkilerini ve yüzyıllık bir kültürün ürünü olan balık ekmeklerine kendilerince sahip çıktılar.
Eminönü'ndeki balık-ekmeğin kaldırılmasının gerekçesi ise insanı güldürecek nitelikte. “Görüntü kirliliği…”
İstanbul'da çöpler toplanamıyor. Susuzluk kapıda. Bir tık ilerisi salgın hastalıklar. Ama Eminönü'ndeki balıkçı kayıkları görüntü kirliliği oluşturulduğu için kaldırılıyor… Ağlar mısın? Güler misin?
Geleceği ve olacağı ancak Allah bilir. Mahkeme kararı ile yürütmeyi durdurma kararı ile konu şimdilik kapandığı içinde bu olayın arkasındaki gerçek amacı görebilmek şimdilik mümkün değil.
Ancak İmamoğlu'nun dediğini yapmama ve verdiği sözü tutmama performansı (!) göz önüne alındığında, yasaklanmanın ardından yandaş destekçi bir gruba, işletme olarak burasının peşkeş çekileceğini tahmin etmek zor değil.
Haydarpaşa ve Sirkeci Gar ihalelerinde olduğu gibi, ihale dosyasını tamamlayamayan eksik bilgi ve belge ile ihaleye katılan, İBB ihaleden elendiği zaman mağduriyet yaygarası koparılmış, günlerce yürütülen algı operasyonları ile kamuoyu oluşturulmaya çalışılmış, avukatlar ordusu ile ihalenin iptali ve İBB verilmesi istenilmişti.
Ancak bu halkta yaygara ile oluşturulmak istenilen algı ters teptiği ve “Beceriksiz adamlar bir ihale dosyasını hazırlamaktan acizler.” Algısı oluşmaya başlayınca da konu hiç olmamış gibi gündemden düşürüldü.
Gar ihalelerinde yapılmak istenilen, mafyavari bir davranış ile istediğimi alır, istediğimi istediğime veririm; kanun tanımazlığı balık ekmek olayında tescillenmiştir.
Seçimden bugüne kadar elle tutulur gözle görülür bir hizmet olmamasına ve olacağına dair bir gayrette görülmemesine rağmen, daha önce AK Partinin yaptığı Kent Ormanını “ Orman alanı olduğu için imara açamadığımız için, halkın hizmetine sunuyoruz.” Sloganı ile yeniden hizmete açılması saçmalığı bardağı taşıran son damla olmuştu. Balık ekmek konusu da işin tuzu biberi oldu.
Lafla, peynir gemisi yürümüyor. İcraat zamanı geldi, geçiyor… Artık halk, saldırıp, saldırıya uğradım diye mağduru oynamaya çalışan görüntüden sıkıldı. Birde klişeleşmiş “üzülüyorum, boş laflar” sözlerini duymaktan gına geldi. Artık halk yerine icraat görmek istiyor. Yoksa Muharrem İnce, inceden inceye arayı kapatıyor…
Bizim için hava hoş, ama 2023 seçimlerinde “Başkan İmamoğlu” rüyasını görenlere ve rüyayı hayra yoranlara çok yazık olacak…