CHP Genel Başkanı Özgür Özel Türkiye'de Uluslararası sirk festivali düzenledi. Seyircilerin bir kısmı gösterileri ücretsiz izleyebiliyorken çoğunluk olan diğer kısmı CHP'li Belediyelerde bankamatik elemanı oldukları için gösteri alanına katılımları zorunluydu. Çünkü bankamatik elemanı olduğunuzda size mesaj gelir gideceğiniz alanın adı verilir atacağınız slogan belirlenir tıpış tıpış o meydana gidersiniz aksi halde işten atılırsınız bankamatik kartınız elinizden alınır. Türkiye'yi yangın yerine çevirmeyi, ekonomik olarak batırmayı, yönetilebilir olmaktan çıkarmayı, Uluslararası arenada şikayet etmeyi oyun sanan bir 'Eczane Siyasetçisi' Türkiye'nin orta yerine bir sirk kurmuş hopluyor,zıplıyor,atıyor,tutuyor.Eczanelerde kırmızı reçete ile satılan ilaçlar vardır bağımlılık yapma riski yüksek genellikle uyuşturucu veya psikoterapik maddeler içeren bu ilaçlar, sadece yetkili doktorlar tarafından yazılabilir.Ancak görüyoruz ki Özgür Özel kendi maaşlı kitlesine sanki zorla bu ilaçları içiriyor dilediği gibi bağırtıyor,saldırtıyor,konuşturuyor.Bu sürdürülebilir bir durum değildir. Özgür Özel hayal aleminde yaşıyor. Ne yaptığı ne konuştuğu belli değil, eline mikrofonu alıyor 'ben ne konuşacağım' diye yanındakine soruyor. Aslında bu şaşılacak bir durum değildir. Çünkü Özgür Özel'de yakın ekibi de son derece şaşkınlar. Ellerindeki şişeleri bırakıp biraz soluklanıp su içseler, şu soruları kendilerine sakince sorsalar, doğru yolu bulacaklarına eminim. Gerginliklerini atamıyorlar kendilerini de toplumu da germeye devam ediyorlar. Gerginliklerinin temelinde; 'Bu milletin menfaatine dair hiçbir dişe dokunur proje üretmediğimiz halde bu millet neden bize oy verdi' gerginliğidir.
HER SORUNUN ALTINDA CHP İMZASI VAR
Sürekli kafalarında cevap aradıkları ancak cevabı olmayan şu sorular var. 'Bugüne kadar milletin hiçbir derdiyle sorunuyla ilgilenmedik, kazandığımız belediyeler çöp, çamur, yolsuzluk içinde, milletin ne kadar milli manevi değeri varsa kavgalıyız', “Alevilere, Kürtlere, dindarlara, gençlere, emeklilere, yoksullara etmediğimiz zulüm kalmadı' 'Son yerel seçimlerde bu millet bize birçok belediyeyi neden kazandırdı? 'Siyaseten hiçbir projemiz, ele, dişe dokunur hiçbir sözümüz yokken, bu millet bize oy verdiğinde, her yeri yakıp yıkacağımızı, vurgun, talan, yolsuzluk yapacağımızı görmüyor mu?'Siyasi tarihimiz boyunca darbelerin, cuntaların, yıkımların, katliamların, vurgunların arkasında hep biz vardık'. 'Askeri vesayetin, yargı vesayetinin kurucu babası biziz'Biz bu millete daha ne yapalım? Vurduk olmadı, sövdük olmadı, göbeğini kaşıyan bidon kafalılar dedik yine olmadı. Başörtüsü takanları yerlerde sürükledik, kamu kurumlarından dışarı attık yine olmadı, kazandıkları halde üniversitelere sokmadık kafalarını ezdik kırdık yine olmadı. Hepsi bu kadar mı ? Elbette değil. ' Alevi yurttaşlarımızın Cem evlerini yasal statüye kavuşturmamak için yıllardır onların inançlarıyla dalga geçtik oyaladık yine olmadı' 'Bu memlekette 80 yıl Alevileri baskıladık, ezdik korkudan 'Aleviyim' bile diyemediler sürekli hor gördük aşağıladık yine olamadı'. Kürtleri unutur muyuz imanlarını gevrettik. Her şeylerini yasak ettik. Hastanede hastalıklarını Kürtçe anlatamadılar biz yasak ettik,mahkemelerde savunmalarını Kürtçe yapmalarını da biz yasak ettik' ,'Mahpushanelerde işkencelerden geçirdik, b.k yedirdik' 'Kürtçe müzik dinliyor diye Yargıya talimatlar verip hapse attık 20 yıl 30 yıl bedenlerini çürüttük yine olmadı' .'Kürtlerin kafasını ezdik,öldürdük diri diri mezara gömdük yine geldiler kapımıza 'bize İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlıklarını kazandırdılar'.'Bu milletin adeta içinden geçtik, köylüsüne, kentlisine Alevi’sine, Sünni’sine, fukarasına, zenginine etmediğimiz zulüm kalmamış iken bu millet neden bize oy verdi?
Evet şimdi CHP yönetiminin kafalarını karıştıran bu sorularına cevap verelim.
ŞAİBELİ KURULTAY’DAN, POPSTAR ÖZEL’E
Öncelikle Özgür Özel ve ekibinin şaşkınlığı ve sarhoşluğu normaldir. Özel'in yerinde kim olsa benzer şeyler yapardı. Ana muhalefet liderliğine hiçbir emek harcamadan gelmişsin, Kurultay delegelerinin cebine para kondu, oy karşılığı belediye başkanlıkları verildi konularına girmeyeceğim. Bunları Türkiye biliyor. Böyle bir durumda Özel'e kızmak yanlıştır. Hatırlayın Genel Başkan seçildikten bir gün sonra kameralar karşısına geçtiğinde Dilan Polat gibiydi saçlar boyalı, botokslar, makyajlar popstar yıldızı gibiydi. Ertesi gün eski haline döndü.Duyduğum kadarıyla Namık Tan ve Faik Öztrak kendisini uyarmış 'Özgür bey biliyoruz sizde inanmıyorsunuz ancak maalesef ki artık CHP Genel Başkanı sizsiniz.Yeni ergen çocuklar gibi oranıza,buranıza botoks yaptırmayın,saçlarınızı boyatmayın, her ne kadar Ekrem İmamoğlu 23 Nisan çocuğu gibi sizi o koltuğa emanetçi olarak oturtsa da, biraz ciddi ve sorumluluk sahibi olun,sizi oradan yarın kaldıracaklar gibi sağa sola saldırmayın,üstünüzü başınızı yırtmayın Atatürk'ün koltuğunu kirletmeyin' demişler. Tarihi uyarıyı yapmışlar ancak bekara karı boşamak kolaydır. Özel saçma sapan mitingler, boykot çağrıları derken Türkiye'ye çok büyük zararlar verdi. Böyle bir paradoks olabilir mi? Demokrasi, hak, hukuk adaleti kavramlarını yıkan darbeci zihniyet bugün bu kavramları kullanarak siyaset üretmeye çalışıyor. Başta AK Parti olmak üzere şu gerçeği görmeliyiz. AK Partinin izlediği hatalı politikalar ve stratejik hamlelerin cezasını bu millet yerel seçimlerde CHP'ye oy vererek AK Partiye kesti. CHP bunun farkında biliyor ki millet yaptığı yanlıştan dönecek işte o zaman CHP'nin bugünkü yönetiminin içinin boş olduğu anlaşılacak. Özgür Özel ve ekibi bunun anlaşılmasını istemediği için sürekli kitlesini canlı tutmak istiyor. 3 yıl sonra yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi sanki yarın yapılacak gibi bir algı oluşturmaya çalışıyor. Özel'in bugünkü durumu yedek bir futbolcunun son dakikada da zorunlu olarak çok önemli bir maça girmesi ve ayağına tesadüfen top çarpması sonucu gol atmasıyla eşdeğerdir. Böyle bir durumda herkes havaya girer ancak gerçek değişmez O futbolcu da tüm seyirciler de biliyor ki bir daha böyle bir şans bulması imkânsız.
FREN PATLAMIŞ KAMYON GİBİ
Bu sebepten dolayı panik halinde yanlışlar yapıyor, Türkiye ekonomisini yıkmaya çalışıyor. Özel şunu bilmek zorundadır Türkiye Özel'in ve ekibinin fantezilerini uygulayacağı, hovardalık yapacağı bir coğrafya değildir. Özgür Özel uluslararası bir sirk gösterisi düzenliyor. Siyasi sarhoşluğu içselleştiren ana muhalefet lideri ağzından çıkan sözleri fütursuzca savurmaya devam ediyor, freni patlamış kamyon gibi çıkmaz sokakta ilerliyor. Özgür Özel'in katıldığı bir TV programında sarf ettiği şu sözler tehlikenin büyüklüğünü görmemiz için son noktadır. Daha ne yapsın, daha ne söylesin:
“Adaylık, milletin adayı Ekrem İmamoğlu'nun yerine, bu süreçte siyasi yasağını kaldırmak, hapisten çıkarmak, onun yeniden seçilebilir hale gelmesini sağlamak üzere yapılır. O aday olan arkadaşımız kimse, Ekrem Bey geldikten sonra o arkadaşımız da başka bir göreve gelir.”
Ne demek oluyor bu sözler lafı eğip bükmeye gerek yok. Şaibeli kurultayda kurultay delegeleri Özel'e verdikleri oy karşılığında kimi maddi kimi makam olarak sebeplendi. Bu durumu Özgür Özel CHP için kurumsallaştırmaya çalışıyor. Aslında diyor ki; 'Cumhurbaşkanlığı makamı için borsa kurduk, müzayede yapacağız aday belirlemedik en çok tavizi vereni Cumhurbaşkanı yapacağız. Sonra bizim dediğimizi yapacak geri çekilecek biz Ekrem İmamoğlu'nu onun yerine geçireceğiz''.
Ciddiyetten uzak bu açıklamalar Türkiye adına ne kadar büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.CHP'de emanetçilik bu açıklamalarla kurumsallaşmıştır.Önemle tavsiye ediyorum ki emanet koltuklardan sorumlu bir genel başkanlık makamı açabilirler.AK Parti kadroları bir an önce bu sirk gösterisine son vermek için siyasi hamleler yapmak ve siyaset üretmek zorundadır. Kadrolarda siyaset üretecek isimlere haksızlıklar yapıldı, küstürüldü bu isimler yeniden siyaset sahnesine çıkarılmalı ve motivasyonları arttırılmalıdır. Bakanlıklarda ciddi değişiklikler yapılması gerekiyor. Bürokrasiden gelen isimler elbette önemlidir, kıymetlidir ancak siyaset üretemiyorlar. CHP bu yüzden hacminden büyük ses çıkarıyor. Süleyman Soylu'nun İçişleri Bakanı olduğu dönemde CHP bütün gücüyle Soylu'yu hedef alıyordu, kedi ciyaklaması kadar ses çıkarıyordu. Şimdi Soylu yok CHP adını tüm dünyaya duyuruyor. AK Partide CHP'nin bu hezeyanlarına doyurucu cevaplar verecek siyaset üretecek isimler ortaya çıkmalıdır. Başkan Erdoğan'dan yük alma zamanı, yük olma değil. Yarın çok geç olabilir...
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Barış Aydın
Özel'in Uluslararası Sirk Festivali Türkiye'de
CHP Genel Başkanı Özgür Özel Türkiye'de Uluslararası sirk festivali düzenledi. Seyircilerin bir kısmı gösterileri ücretsiz izleyebiliyorken çoğunluk olan diğer kısmı CHP'li Belediyelerde bankamatik elemanı oldukları için gösteri alanına katılımları zorunluydu. Çünkü bankamatik elemanı olduğunuzda size mesaj gelir gideceğiniz alanın adı verilir atacağınız slogan belirlenir tıpış tıpış o meydana gidersiniz aksi halde işten atılırsınız bankamatik kartınız elinizden alınır. Türkiye'yi yangın yerine çevirmeyi, ekonomik olarak batırmayı, yönetilebilir olmaktan çıkarmayı, Uluslararası arenada şikayet etmeyi oyun sanan bir 'Eczane Siyasetçisi' Türkiye'nin orta yerine bir sirk kurmuş hopluyor,zıplıyor,atıyor,tutuyor.Eczanelerde kırmızı reçete ile satılan ilaçlar vardır bağımlılık yapma riski yüksek genellikle uyuşturucu veya psikoterapik maddeler içeren bu ilaçlar, sadece yetkili doktorlar tarafından yazılabilir.Ancak görüyoruz ki Özgür Özel kendi maaşlı kitlesine sanki zorla bu ilaçları içiriyor dilediği gibi bağırtıyor,saldırtıyor,konuşturuyor.Bu sürdürülebilir bir durum değildir. Özgür Özel hayal aleminde yaşıyor. Ne yaptığı ne konuştuğu belli değil, eline mikrofonu alıyor 'ben ne konuşacağım' diye yanındakine soruyor. Aslında bu şaşılacak bir durum değildir. Çünkü Özgür Özel'de yakın ekibi de son derece şaşkınlar. Ellerindeki şişeleri bırakıp biraz soluklanıp su içseler, şu soruları kendilerine sakince sorsalar, doğru yolu bulacaklarına eminim. Gerginliklerini atamıyorlar kendilerini de toplumu da germeye devam ediyorlar. Gerginliklerinin temelinde; 'Bu milletin menfaatine dair hiçbir dişe dokunur proje üretmediğimiz halde bu millet neden bize oy verdi' gerginliğidir.
HER SORUNUN ALTINDA CHP İMZASI VAR
Sürekli kafalarında cevap aradıkları ancak cevabı olmayan şu sorular var. 'Bugüne kadar milletin hiçbir derdiyle sorunuyla ilgilenmedik, kazandığımız belediyeler çöp, çamur, yolsuzluk içinde, milletin ne kadar milli manevi değeri varsa kavgalıyız', “Alevilere, Kürtlere, dindarlara, gençlere, emeklilere, yoksullara etmediğimiz zulüm kalmadı' 'Son yerel seçimlerde bu millet bize birçok belediyeyi neden kazandırdı? 'Siyaseten hiçbir projemiz, ele, dişe dokunur hiçbir sözümüz yokken, bu millet bize oy verdiğinde, her yeri yakıp yıkacağımızı, vurgun, talan, yolsuzluk yapacağımızı görmüyor mu? 'Siyasi tarihimiz boyunca darbelerin, cuntaların, yıkımların, katliamların, vurgunların arkasında hep biz vardık'. 'Askeri vesayetin, yargı vesayetinin kurucu babası biziz' Biz bu millete daha ne yapalım? Vurduk olmadı, sövdük olmadı, göbeğini kaşıyan bidon kafalılar dedik yine olmadı. Başörtüsü takanları yerlerde sürükledik, kamu kurumlarından dışarı attık yine olmadı, kazandıkları halde üniversitelere sokmadık kafalarını ezdik kırdık yine olmadı. Hepsi bu kadar mı ? Elbette değil. ' Alevi yurttaşlarımızın Cem evlerini yasal statüye kavuşturmamak için yıllardır onların inançlarıyla dalga geçtik oyaladık yine olmadı' 'Bu memlekette 80 yıl Alevileri baskıladık, ezdik korkudan 'Aleviyim' bile diyemediler sürekli hor gördük aşağıladık yine olamadı'. Kürtleri unutur muyuz imanlarını gevrettik. Her şeylerini yasak ettik. Hastanede hastalıklarını Kürtçe anlatamadılar biz yasak ettik,mahkemelerde savunmalarını Kürtçe yapmalarını da biz yasak ettik' ,'Mahpushanelerde işkencelerden geçirdik, b.k yedirdik' 'Kürtçe müzik dinliyor diye Yargıya talimatlar verip hapse attık 20 yıl 30 yıl bedenlerini çürüttük yine olmadı' .'Kürtlerin kafasını ezdik,öldürdük diri diri mezara gömdük yine geldiler kapımıza 'bize İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlıklarını kazandırdılar'.'Bu milletin adeta içinden geçtik, köylüsüne, kentlisine Alevi’sine, Sünni’sine, fukarasına, zenginine etmediğimiz zulüm kalmamış iken bu millet neden bize oy verdi?
Evet şimdi CHP yönetiminin kafalarını karıştıran bu sorularına cevap verelim.
ŞAİBELİ KURULTAY’DAN, POPSTAR ÖZEL’E
Öncelikle Özgür Özel ve ekibinin şaşkınlığı ve sarhoşluğu normaldir. Özel'in yerinde kim olsa benzer şeyler yapardı. Ana muhalefet liderliğine hiçbir emek harcamadan gelmişsin, Kurultay delegelerinin cebine para kondu, oy karşılığı belediye başkanlıkları verildi konularına girmeyeceğim. Bunları Türkiye biliyor. Böyle bir durumda Özel'e kızmak yanlıştır. Hatırlayın Genel Başkan seçildikten bir gün sonra kameralar karşısına geçtiğinde Dilan Polat gibiydi saçlar boyalı, botokslar, makyajlar popstar yıldızı gibiydi. Ertesi gün eski haline döndü.Duyduğum kadarıyla Namık Tan ve Faik Öztrak kendisini uyarmış 'Özgür bey biliyoruz sizde inanmıyorsunuz ancak maalesef ki artık CHP Genel Başkanı sizsiniz.Yeni ergen çocuklar gibi oranıza,buranıza botoks yaptırmayın,saçlarınızı boyatmayın, her ne kadar Ekrem İmamoğlu 23 Nisan çocuğu gibi sizi o koltuğa emanetçi olarak oturtsa da, biraz ciddi ve sorumluluk sahibi olun,sizi oradan yarın kaldıracaklar gibi sağa sola saldırmayın,üstünüzü başınızı yırtmayın Atatürk'ün koltuğunu kirletmeyin' demişler. Tarihi uyarıyı yapmışlar ancak bekara karı boşamak kolaydır. Özel saçma sapan mitingler, boykot çağrıları derken Türkiye'ye çok büyük zararlar verdi. Böyle bir paradoks olabilir mi? Demokrasi, hak, hukuk adaleti kavramlarını yıkan darbeci zihniyet bugün bu kavramları kullanarak siyaset üretmeye çalışıyor. Başta AK Parti olmak üzere şu gerçeği görmeliyiz. AK Partinin izlediği hatalı politikalar ve stratejik hamlelerin cezasını bu millet yerel seçimlerde CHP'ye oy vererek AK Partiye kesti. CHP bunun farkında biliyor ki millet yaptığı yanlıştan dönecek işte o zaman CHP'nin bugünkü yönetiminin içinin boş olduğu anlaşılacak. Özgür Özel ve ekibi bunun anlaşılmasını istemediği için sürekli kitlesini canlı tutmak istiyor. 3 yıl sonra yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi sanki yarın yapılacak gibi bir algı oluşturmaya çalışıyor. Özel'in bugünkü durumu yedek bir futbolcunun son dakikada da zorunlu olarak çok önemli bir maça girmesi ve ayağına tesadüfen top çarpması sonucu gol atmasıyla eşdeğerdir. Böyle bir durumda herkes havaya girer ancak gerçek değişmez O futbolcu da tüm seyirciler de biliyor ki bir daha böyle bir şans bulması imkânsız.
FREN PATLAMIŞ KAMYON GİBİ
Bu sebepten dolayı panik halinde yanlışlar yapıyor, Türkiye ekonomisini yıkmaya çalışıyor. Özel şunu bilmek zorundadır Türkiye Özel'in ve ekibinin fantezilerini uygulayacağı, hovardalık yapacağı bir coğrafya değildir. Özgür Özel uluslararası bir sirk gösterisi düzenliyor. Siyasi sarhoşluğu içselleştiren ana muhalefet lideri ağzından çıkan sözleri fütursuzca savurmaya devam ediyor, freni patlamış kamyon gibi çıkmaz sokakta ilerliyor. Özgür Özel'in katıldığı bir TV programında sarf ettiği şu sözler tehlikenin büyüklüğünü görmemiz için son noktadır. Daha ne yapsın, daha ne söylesin:
“Adaylık, milletin adayı Ekrem İmamoğlu'nun yerine, bu süreçte siyasi yasağını kaldırmak, hapisten çıkarmak, onun yeniden seçilebilir hale gelmesini sağlamak üzere yapılır. O aday olan arkadaşımız kimse, Ekrem Bey geldikten sonra o arkadaşımız da başka bir göreve gelir.”
Ne demek oluyor bu sözler lafı eğip bükmeye gerek yok. Şaibeli kurultayda kurultay delegeleri Özel'e verdikleri oy karşılığında kimi maddi kimi makam olarak sebeplendi. Bu durumu Özgür Özel CHP için kurumsallaştırmaya çalışıyor. Aslında diyor ki; 'Cumhurbaşkanlığı makamı için borsa kurduk, müzayede yapacağız aday belirlemedik en çok tavizi vereni Cumhurbaşkanı yapacağız. Sonra bizim dediğimizi yapacak geri çekilecek biz Ekrem İmamoğlu'nu onun yerine geçireceğiz''.
Ciddiyetten uzak bu açıklamalar Türkiye adına ne kadar büyük bir tehlikeyle karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. CHP'de emanetçilik bu açıklamalarla kurumsallaşmıştır. Önemle tavsiye ediyorum ki emanet koltuklardan sorumlu bir genel başkanlık makamı açabilirler. AK Parti kadroları bir an önce bu sirk gösterisine son vermek için siyasi hamleler yapmak ve siyaset üretmek zorundadır. Kadrolarda siyaset üretecek isimlere haksızlıklar yapıldı, küstürüldü bu isimler yeniden siyaset sahnesine çıkarılmalı ve motivasyonları arttırılmalıdır. Bakanlıklarda ciddi değişiklikler yapılması gerekiyor. Bürokrasiden gelen isimler elbette önemlidir, kıymetlidir ancak siyaset üretemiyorlar. CHP bu yüzden hacminden büyük ses çıkarıyor. Süleyman Soylu'nun İçişleri Bakanı olduğu dönemde CHP bütün gücüyle Soylu'yu hedef alıyordu, kedi ciyaklaması kadar ses çıkarıyordu. Şimdi Soylu yok CHP adını tüm dünyaya duyuruyor. AK Partide CHP'nin bu hezeyanlarına doyurucu cevaplar verecek siyaset üretecek isimler ortaya çıkmalıdır. Başkan Erdoğan'dan yük alma zamanı, yük olma değil. Yarın çok geç olabilir...