Sarraf davasında 3. gün: Sarraf Dubai'deki şirketini anlatıyor

Sarraf davasının Yargıcı Richard Berman bugünkü duruşma başlamadan önce ileride 'birçok şeyi etkileyebilecek' bir ses kaydı olduğunu ve savcılığın bu ses kaydını sunmadan önce 'davanın selameti' açısından bu ses kayıtlarının doğrulanmasını istediğini söyledi.

Kaydı 'hafife almak' istemediğini belirten yargıç doğrulamanın birkaç yöntemi olabileceğini. Bunlardan birinin de Sarraf'ın şahsen doğrulaması olabileceğini belirtti. Berman doğrulama konusunda "Bu meseleyi gündeme getirecek kadar kaygılıyım" dedi. Savcılıksa savunmanın kayıtların doğrulamanmasıyla ilgili itirazlarının reddedildiğini vurguladı.

Duruşmayı takip eden ABD'li gazetecilerin aktarımına göre duruşmadaki gelişmeler şöyle:

​Savcı, dünkü duruşmada paylaşılan kayıtlara yeni kanıtlar ekledi. Kanıtlardan birinin yazılı bir mesaj olduğu, mesajda "Umarım, gıda konusunda bir sorun yaşamayız" denildiği aktarıldı.

Sarraf ifadesinde, gıda ticareti ağını kurmak için gerekli gümrük evraklarını nasıl temin edebileceği konusunu Süleyman Aslan ile görüştüğünü söyledi.

Süleyman Aslan ile yaptığı toplantı sonrasında Halkbank çalışanı Hakan Aydoğan ile yaptığı bir görüşmeden bahseden Sarraf, Aslan ve Atilla ile bir toplantıda gıda ticaretine dair 'yöntemi belirlediklerini' söyledi.

Sarraf: İki sistem yan yana çalışıyordu. Altın durdurulunca, gıdaya döndük. Sonrasında Atilla bir yasa boşluğu buldu. Bu sayede altın ticaretine de devam ettik.

Duruşmada Sarraf'ın Dubai'deki şirketine ilişkin konu görüşüldü. Sarraf gıda ticaretini şema üzerinden anlattı. Dubai'deki söz konusu şirketle ilgili olarak Sarraf, "Bu şirketi gıda tedarikçisi olarak gösterecektik" dedi.

Sarraf, kağıt üstünde gıda tedarikçisi şirketin Centrica Dubai göründüğünü, Volgam'ın da İran'a gıda sattığını söyledi. "Bu iki şirket de senin kontrolünde miydi?" sorusuna ise Sarraf, "Evet, elbette efendim" yanıtını verdi.

​Sarraf'ın fotoğrafı dosyaya 'Resmi kanıt 20' adıyla dahil edildi.

Sarraf: Nakliye senedi hazırlamayı çay ticaretinde 16-17 yaşlarındayken öğrendim.

​Savcı yeni bir görüşme dökümünü delillere eklemek istediğini açıkladı. Fakat görüşme kaydının içeriğinin henüz belli olmadığı belirtildi. Buna göre savcı, Sarraf'tan görüşme kaydı içeriğinin açıklanmasından önce gerçekliğinin teyit edilmesini talep etti.

​İran'ın petrol gelirlerini aklama amacıyla tasarlandığı ileri sürülen gıda ticareti sistemini ayrıntılarıyla anlatan Sarraf, sahte nakliye evraklarının nasıl gerçek gibi gösterileceği konusunda kilit bilgileri Hakan Atilla'dan öğrendiğini ileri sürdü.

Sarraf'ın bu ifadesi sırasında, Atilla'nın avukatları en az bir kez itiraz etti. Atilla'nın avukatları Yargıç Berman'a, Atilla hakkındaki ifadelerin 'şayia' olduğunu, birinci elden alınmış bilgi olmadığını söyledi. İtiraz reddedildi.

​Sarraf: Ne zaman Süleyman Aslan'ı arasam borçlu çıkıyordum. Bu yüzden Aslan'a daha fazla rüşvet vermemek için Happani'den bir belgeye Photoshop'la imza yerleştirmesini istedim.

Duruşmaya ara verilirken Yargıç Berman, uzun süre konuşmak durumunda kalan Sarraf için boğaz pastili getirilmesini istedi.

Zafer Çağlayan'ın fotoğrafı da dosyaya 'Resmi kanıt 12' adıyla dahil edildi.

'YAPTIRIMLAR NEDENİYLE GIDA TİCARETİNE GEÇMEK ZORUNDA KALDIK'

Sarraf: ABD'nin İran'a uyguladığı ticari yaptırımlarında altını da kapsayacak şekilde yapılan değişiklikler nedeniyle gıda ticaretine geçmek gerekli hale geldi.

Savcının "Mayıs 2013'te İranlılarla toplantı düzenlediniz mi?" sorusuna Sarraf, "Evet, bir toplantı düzenlendi" cevabı verdi. Savcının "Siz o toplantıya katıldınız mı?" sorusuna ise Sarraf şöyle yanıt verdi: "Ankara'daki Marriott Hotel'de bir toplantı düzenlendi. Ben bazı kısımlarında katıldım."