
Barajların çevresindeki kurak alanlar göze çarpıyor. Ömerli Barajı, İstanbul’un en büyük su rezervuarlarından biri olarak kritik seviyelere kadar geriledi. İSKİ’nin verilerine göre Ömerli Barajı’nda şu an doluluk oranı %19,34 olarak kaydedildi.
CNN TÜRK Meteoroloji Danışmanı Prof. Dr. Orhan Şen barajlardaki mevcut durumu şu şekilde yorumladı: “Melen Çayı’ndan yılda İstanbul’a su taşıyan iki boru hattı var ama sadece biri aktif çalışıyor. Melen Barajı daha yapılmadığı için buradan ancak anlık su tedariği sağlanabiliyor. Yani Melen’de su varsa geliyor, yoksa gelmiyor. Normalde İstanbul’a günde 1 milyon metreküp su taşınması gerekiyorken bu yıl miktar 400 bin metreküpe kadar geriledi.”
Genel olarak İstanbul’daki baraj doluluk oranları %28,49 seviyelerine düşmüş durumda. En kurak noktalardan Kazandere Barajı %1,8 dolulukla neredeyse kuruluğa ulaşmış. Papuçdere %16,1, Alibeyköy %16,5, Istrancalar ise %21,4 doluluk oranında. %30’un üzerinde doluluğa sahip baraj sayısı ise oldukça sınırlı: Sazlıdere %30,6, Büyükçekmece %32,5, Terkos %34,9 doluluğa sahip.
Prof. Dr. Orhan Şen’in belirlemelerine göre: “Şu anda bulunduğumuz yer normalde su seviyesinin 15-20 metre üzerinde olmalıydı. Aslında burası tamamen suyla kaplı olmalıydı.”
Kış aylarına girerken tüm dikkatler yağışlara çevrilmiş durumda. Fakat uzmanlar, yağışların barajları doldurma konusundaki belirsizliğinin devam ettiğini söylüyor.
Prof. Dr. Orhan Şen, kuraklığın etkilerini vurgulayarak şu uyarılarda bulundu: “Son 2-3 senedir kuraklık mevcut su rezervlerini sürekli azalttı. Bu problem sadece Türkiye’nin değil, bu enlemlerdeki birçok ülkenin karşılaştığı bir sorun. Bu yüzden suyu tasarruflu kullanmak zorundayız. ‘Olmayan su, en pahalı su.’ Ayrıca deniz suyunu içme suyuna çevirmek, yağış artırma projeleri ve yağmur suyu toplama gibi uygulamaların da ivedilikle hayata geçirilmesi gerekiyor.”