AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, bir basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. İmralı'dan gelen mesajı değerlendiren Çelik, "Terör örgütü kendini dağıtmalı, silahlarını terk etmelidir. Irak ve Suriye'deki unsurlar da bu kapsamda yer almalıdır" ifadelerini kullandı.
Ömer Çelik, İmralı'dan yapılan "silah bırakma" çağrısına ilişkin görüşlerini paylaştı. Çelik, "Irak ve Suriye'deki bütün gruplar ortadan kaldırılmalı" şeklinde konuştu. "Dünden bu yana gündemde olan konu, PKK'nın silah bırakması, kendini feshetmesi ve yok edilmesi üzerine. Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminden itibaren, milletimizin yasakların kaldırılması ve vesayet engellerinin aşılması konusunda gösterdiği iradenin sembolü olan konuşmaları bulunmaktadır. Bunlardan biri de Diyarbakır'daki konuşmasıdır. 12 Ağustos 2005 tarihindeki konuşmada Türkiye ne kadar İstanbul, Konya ise o kadar Diyarbakır'dır; bu ülkenin her köşesinin, her sesinin farklı bir rengi vardır.
Kürt sorunu bu milletin yalnızca bir kesiminin değil tümünün meselesidir demiştir. Bu tarihî bir konuşmadır. Burada Kürt sorunu, bu milletin tamamının meselesi olarak nitelendirilmiştir ve bu önemli bir yaklaşımdır. Bu meselenin sadece bir etnik mesele olarak değil, Türkiye’nin genel bir meselesi olarak ele alındığını ifade etmiştir. Cumhurbaşkanımız Kürt sorununu bizim sorunlarımızdan biri olarak tanımlamış ve yasakların kaldırılması için büyük çaba harcamıştır.
Aynı şekilde bu mücadeleyi başörtüsü ve Alevi vatandaşlarımızın sorunları için de vermiş, bu meseleye tüm Türkiye'nin sorunu olarak yaklaşmıştır. Bu çizginin devamı olarak, yeni dönemde hedeflere ulaşmak için açıklanan eylem planının ana unsurlarını belirtmiştir.
Cumhurbaşkanımızın siyasi hayatı, demokrasinin güçlendirilmesi yönündeki adımların örneklerini taşımaktadır. Kürt sorunu ve başörtüsü sorunu, cumhurbaşkanımızın bu kararlılığı sayesinde çözülmüştür."
Terör örgütünün tamamen dağıtılması esastır. Devletin özellikleriyle ilgili hiçbir pazarlık söz konusu edilemez.
Sayın Bahçeli’nin kritik çağrısı, Orta Doğu’da başlayan karanlık süreçlere karşı, bu dalgayı aşacak yeni bir mesaj, davet, çağrı niteliğinde olmuştur. Bunun temeli terörsüz bir Türkiye hedefinin gerçekleştirilmesidir. Bu çerçevede, terör örgütünün silahlarını bırakması ve tamamen ortadan kalkması esastır.