
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Anadolu Ajansı Editör Masası'nda gündeme dair önemli görüşler paylaştı.
Fidan'ın açıklamalarından bazı bölümler:
"Suriye lideri Şara dün Ankara'da temaslarda bulundu... İki ülke arasındaki çözülmemiş sorunlar masaya yatırıldı. Suriye'nin yeniden inşası konusunda Türkiye'nin hangi rolü üstlenebileceği konuşuldu. Sınır güvenliği, ticaret gibi birçok konu ele alındı. YPG'nin durumu başta olmak üzere DEAŞ'la mücadele ve bölge ülkeleriyle olası adımlar geniş bir perspektifte tartışıldı.
Toplantı oldukça verimli geçti. Şam'daki yeni yönetim için de bu görüşmeler oldukça önemli. Kendi vizyonlarını ifade ediyorlar ve bölge ülkelerinin görüşlerini dinliyorlar.
"SURİYE YÖNETİMİNİN YPG KONUSUNDAKİ TUTUMU NET"
Türkiye çok güçlü bir ülke... Savunma sanayimizi geliştirdik. Diplomasi, askeri ve istihbarat alanlarında oldukça yetkinlik kazandık. Bizim Şara'dan ilk beklentimiz, kendi ülkesindeki sorunları çözmesi, Türkiye'yi ilgilendiren konulara odaklanması... Irak ve İran'dan da beklentimiz bu...
Şimdiye kadar üçüncü ülkelerden herhangi bir teklif almadık ve böyle bir teklifi değerlendirecek durumda da değiliz. Esas sorun YPG'nin Esad dönemindeki krizden faydalanmasıydı. Sınırın karşısında bizim için silahlı tehdit olup olmadığına bakıyoruz. Sayın Şara'nın (PKK/YPG konusunda) çok net bir tutum sergilediğini gördüm. Bu netlik Türkiye'nin güvenlik ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde. Federatif yapı gibi düşünceleri olmadığını anladım.
ABD'NİN SURİYE'DEKİ VARLIĞI
(Trump'ın Suriye üzerine açıklamaları...) Dün Suriyeli misafirlerimizle bu konuyu ele aldık. Suriye'deki yeni atamalar tamamlandı. Buradan gelen bilgilerin ışığında Trump yönetiminin bir karar sürecine girdiğini anlıyoruz. Umarız burada doğru karar alıp yolumuza devam edebiliriz. Beklentimiz; ABD'nin YPG'ye desteğini kesmesi ve Suriye'nin ulusal bütünlüğünü tehdit eden unsurların ortadan kaldırılması... Örgüt ABD'nin desteğiyle varlığını sürdürüyor.
"YA AYRILACAKLAR YA DA YOK EDİLECEKLER"
Suriye yönetiminin hapishaneler üzerinde kontrolü sağlayabilecek bir vizyonu var. Şara'nın bu konuda net bir fikri olduğunu gördüm. Bu durumdan emin olmak zorundayız. Gerektiğinde Suriye yönetimi, topraklarını bu kişilerin işgalinden kurtaracak. Ya geldikleri ülkelere dönecekler ya da yok edilecekler. Uzlaşma yolu öncelikle deneniyor... Kaçak bir rejime gerek yok.
"DEAŞ'A KARŞI 4 ÜLKE ORTAK ADIM ATMAK İSTİYORUZ"
DEAŞ'la mücadele için yeni bir platform oluşturulacak. Irak, Suriye, Ürdün ile bu konuyu konuştuk. Birbirine komşu dört ülkenin işbirliği modeli geliştireceği bir adım planı var. Önümüzdeki dönemde ilk toplantıyı Ürdün'de yapmayı planlıyoruz. Bu ülkelerin atması gereken diplomatik, askeri ve istihbari adımları konuşacağız. Bölgesel inisiyatifi çok önemsiyorum.
"IRAK'IN TERÖRLE MÜCADELEDE İLERLEDİĞİNİ GÖRÜYORUZ"
(Irak ziyareti...) Terörle mücadelede öğrendiğimiz bir ders, bir ülkenin kabulleri ne olursa olsun pratikte attıkları adımlar... Irak'ın terörle mücadelede geldikleri noktayı görüyoruz. Bağdat yönetimi PKK meselesini ve kendi kuzeylerindeki sorunları Türkiye'nin meselesi olarak görüyordu. Diplomatik yaklaşımla bu konuda farkındalık kazandık. Attıkları adımlar yeterli olmasa da... Sincar kuşatılmış durumda. Örgütün tamamen oradan temizlenmediğini umuyoruz.
(ABD'de yeni yönetim...) Her yönetimle yeni bir sayfa açılıyor. O sayfada neler olduğuna bakmak gerekiyor. Son yönetimle özellikle son 1.5 yıldır yoğun bir diplomasimiz oldu. CAATSA ile ilgili görüşmelerimiz net. Müttefiklik ilişkisine uygun olmayan şeyler yaşıyoruz. İki NATO üyesi ülke arasında bu tür olaylar olmamalı. Henüz çalışmalara başlamadık. ABD yönetimi şu an yeniden yapılanıyor. Önümüzdeki günlerde bu konuda çalışmalara başlayacağız. Mart'tan itibaren önemli meseleler görüşülmeye başlanabilir.
Trump'ın sürpriz açıklamaları var. Büyük dalgalanmalara yol açan kararları oldu. Bu büyük resim içerisinde Türkiye'nin yerini dikkatle takip ediyoruz. Hazırlıklarımızı yapıyoruz. Tüm bunlar bir dosyada toplanarak yeni dönemde ABD ile ilişkilerimizi nasıl yürütebiliriz, turizm gibi konuları nasıl ilerletebiliriz bunları değerlendireceğiz.
TRUMP'IN GAZZE HAKKINDAKİ SÖZLERİ
(Trump'ın Gazze açıklamaları...) Öncelikle ateşkes anlaşmasının uygulanmasıyla ilgili bir şeyler söylemek istiyorum. İlk aşama herhangi bir sapma olmadan ilerliyor. Saldırılar konusunda artık bir sessizlik hakim... Ancak şimdilik şartların yerine getirildiği gözlemleniyor. İnsani yardımların ulaştırılmasında ise sorunlar yaşanıyor ve bunları çözmeye çalışıyoruz.
Endişemiz şudur ki, Netanyahu rehine aldığı kişileri bıraktıktan sonra Gazze'de yeniden savaşı başlatmak için bir girişimde bulunabilir. Burada garantör ülkelerin yaptırım uygulayıp uygulamayacağını göreceğiz. İsrail'e karşı ağırlığını koyabilecek tek ülke ABD.
Trump'ın açıklamaları kabul edilemez! Filistin sorunu tam da bu nedenle ortaya çıktı. Filistinlilerin atalarına ait topraklarından sürülmeleriyle başladı. Trump'ın bu konuda belirli sözlerden kaçındığını görüyoruz. Tehcir meselesi kesinlikle bizim ve bölgemizin kabul edemeyeceği bir durum değil. Bunun düşünülmesi bile uygunsuz. Tartışmaya açılması bile yanlış.
Gazze'deki insanların haklarının yok sayıldığı her planın karşısındayız.