
Lübnan'ın Trablus kentinden 50 yaşındaki Merab, ABD'nin Irak işgali sırasında basın sektöründe çalışırken Esad rejimi güçleri tarafından Şam'da tutuklandı. Hapishanelerde gördüğü işkenceler ise insanlık dışı boyutlara vardı. Elektrik kabloları, dayak, çıplak bırakılma ve "tekerlek yöntemi" gibi işkencelerle karşılaşan Merab, her darbeyle vücudunun parçalanmaya başladığını anlattı.
ETLERİMİZ KOPUYOR
"Her darbede etlerimiz kopuyor, vücudumuz kanıyordu" diyen Merab, ayrıca "elleri ayaklarından bağlayıp tekerleğin içine sıkıştırıyorlardı, sonra da vuruyorlardı" diyerek işkencelerin korkunçluğuna dikkat çekti.
SUÇSUZ İTİRAFLAR
Sednaya ve Adra Cezaevi gibi ünlü hapishanelerde yıllarca kalan Merab, tutukluların her gün şiddetli işkencelere maruz kaldığını, bu işkenceler yüzünden bazı tutukluların derilerinin yüzüldüğünü ifade etti. Merab, "İşkencenin o kadar şiddetliydi ki, insanların suçsuz yere itiraflar yapması sağlanıyordu" dedi.
ZULMÜN ÖRNEĞİ
Suriye'nin Lübnan işgali döneminde binlerce Lübnanlı, rejime karşı olan suçlamalarla alıkonulmuş ve birçokları kaybolmuştu. Merab'ın yaşadığı acılar, bu zulmün sadece bir örneği. Ancak sonunda serbest kalan Merab, bugüne kadar yaşadıklarını unutamasa da, kurtuluşunun ardından Lübnan'a dönerek bir toruna sahip olmanın mutluluğunu yaşıyor.