
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, dezenflasyon programının ikinci evresine geçildiğini açıkladı. İstanbul’da düzenlenen TRT World Forum 2025’te konuşan Şimşek, fiyat istikrarı, mali disiplin ve cari açığın azaltılması hedeflerinde kayda değer ilerleme sağlandığını belirtti. Küresel ekonomideki belirsizliklere rağmen Türkiye’nin güçlü hizmet ihracatı ve düşük borçluluk oranıyla avantajlı konumda olduğunu ifade etti.
Küresel belirsizlik ve dirençli ekonomi
Şimşek, küresel ölçekte ticarette korumacılığın kalıcı hale geldiğini, buna karşın dünya ekonomisinin dirençli yapısını koruduğunu söyledi. Küresel büyüme oranlarının son yıllarda gerilediğini belirten Şimşek, yapay zeka, iklim değişikliği, borçluluk ve jeopolitik gerilimlerin ekonomileri zorladığını kaydetti.
Türkiye’nin yapısal avantajları
Bakan Şimşek, Türkiye’nin ihracatının yüzde 62’sinin serbest ticaret anlaşması bulunan ülkelere, yüzde 80’inden fazlasının ise yakın coğrafyasına yöneldiğini vurguladı. Bu durumun Türkiye’yi korumacılığın olumsuz etkilerinden kısmen koruduğunu ifade etti. Hizmet ihracatındaki güçlü performansın ve düşük borçluluk oranının ülke ekonomisi için önemli avantaj oluşturduğunu belirtti.
Düşük borçluluk ve finansal alan
Şimşek, küresel borcun milli gelire oranının yüzde 324’e ulaştığını, Türkiye’de ise bu oranın yüzde 89 olduğunu söyledi. Bu farkın altyapı, eğitim ve sağlık yatırımlarına daha fazla kaynak ayrılmasını sağladığını ifade eden Şimşek, yapısal reformlara ve üretkenliği artıracak yatırımlara öncelik verdiklerini kaydetti.
Dezenflasyonda ikinci evre
Bakan Şimşek, dezenflasyon programının ikinci evresinde olduklarını belirterek, fiyat istikrarının sağlanması ve mali disiplini güçlendirme hedeflerinin sürdüğünü ifade etti. Enflasyonu yeniden tek haneye indirmeyi amaçladıklarını söyleyen Şimşek, “Yapısal dönüşüm sürdürülebilir büyümenin temel unsuru. Bu doğrultuda ilerleme kayda değer seviyede” dedi.
Yatırım ve büyüme hedefleri
Şimşek, Türkiye’nin doğrudan yatırımlar açısından bölgesel merkez olma yolunda ilerlediğini belirtti. Son 20 yılda ortalama reel büyümenin yüzde 5,4 düzeyinde gerçekleştiğini vurgulayan Şimşek, kredi notu artışlarıyla yatırım yapılabilir seviyeye dönülmesinin hedeflendiğini söyledi.