Yıllar önce üniversitede katıldığım bir konferansta hocamız şöyle bir şey anlatmıştı;
“1950 yıllarında Amerikalı bir yazar kitabında zengin olmanın yollarını anlatmış. Yazara göre zengin olmanın üç yolu bulunuyor; birinci yol çalmak. Başkasına ait olan bir şeyi açıktan yada el altından çalarak zengin olabilirsiniz. İkinci yol ise öldürmek. Dedeyi yada bir başkasını öldürerek onun mallarına konarsınız. Ve genellikle birinci yol ile ikinci yol birbiriyle bağlıdır. Ancak insan bu yolları onuruna yakıştıramadığı için yapamaz yada yapmaması gerekiyor. Zengin olmanın üçüncü yolu ise bilgiyi satmak. Hiç kimsede olmayıp sadece sizde olan bir bilgiyi satarsınız ve zengin olursunuz.” Demişti.
Günümüzde bilginin ne kadar değerli olduğunu her geçen gün daha da iyi anlıyoruz. Çünkü teknoloji dediğimiz şey esasında bilginin bir sonucu. Birileri bilgilerini hayata geçiriyor veyahut bilgilerini başkalarına satarak teknolojinin ortaya çıkmasına vesile oluyorlar. Karışıklığında da akıl almaz paralar kazanıyorlar. Ama işler bu kadar kolay ilerlemiyor çünkü bilgiyi satabilmek için önce bilgi sahibi olmak gerekiyor. Çok araştırmak, çok okumak, çok denemek lazım.
Ülkemizde internette en çok aranan şeylerden biri kısa yoldan zengin olmanın yolları. Özellikle gençler bir an önce zengin olmak istiyorlar fakat öyle bir yol yok ve hiçte olmadı. O yüzden bu hayallerden vazgeçip gençler bir an önce bilginin peşine düşmeliler. Yazımı bir söz ile bitirmek istiyorum;
“Bilgi Çin'de de olsa alınız.”