Bu yazı ilk kez kafamda okul bizi Sedef Kabaş talk showuna götürürkene çakmıştı zaten...
Çocuk koştura koştura yanıma gelip hocam hocam RTE ' nin açtığı hakaret davaları, tüm eski CB ' larından dohuzbindohuzyüzdohsandohuz kat daha fazlaymış diyip 34 dişini göstererek çok büyük bir bilgiyi ilk kez keşfetmiş de beni dumura uğratacak edâsıyla özgüvenli özgüvenli süzülüşünden sonra idi...
Halbukise bu özgüveni , İnstagram ' da gördüğü uyduruk & uydurmacılık habercilik adındaki gönüllü sosyal medya fenomeninden hatıra tek kare bir resimden ibaretti...
Oğlum oğluşum o zaman sosyal medya yoktu ki Kenan Evren ' e -Allah muhafaza - nerde hakaret etmek mümkün olabilesiydi?
Hı? Yoksa insanlar köprünün adı eşin olsun diye şaapsalar hafazanAllah ona öyle sağdan soldan hafakanlar bi gelirdi ki sorma gitsin...
.....................
Sosyal medya yoktu dedim o da çok dava açıyor dedi , dedim sosyal medya yoktu dedim... Sonra uzaklara baktık ikimiz de...
Derken dedim içimden benim oğlum da böyle değil miydi ? Geçen gün sohbet ederken şöyle olmamış mıydı ?
Ben: Bu kış doğal gaz & elektrik krizi olacağımış, kömürlü soba mı alsaz ? Demiştim de o...
Anne , saçmalama dediydi , klima var ya bizim , onun sıcak kısmını çalıştırırız...
Gülmeye çalışsam da olmadı... Klima , elektrik sorununa Z kuşağının bulduğu naçizâne bi çözümdü işte! Ağlamadan dillerim dolaşmadan kapattık konuyu...
Hani...
Okullarda ücretsiz ders kitabından sonra ücretsiz dağıtılan test kitabını alan maksimumu 10. sınıf öğrencilerinin yaptığı siyaset de klişe sosyal medya ağzı idi... Bu zamana kadar niye yapmamışlar hocam ? Dur lan oğlum zaten bizim vergimizle yapıyorlar, yapacaklar tabi olum ! Şeklinde olunca...
Bi zamanlar bi kamyon çakıl dökülmüştü bizim evin karşısındaki boş araziye...
Üzerine bir kilim serip öğleden sonra komşularla dantel ördüğümüz yıllar geldi aklıma... Akşam ezanından sonra müsaade etmezdi babaannem , sanki evlenmeye hevesli çeyiz yapmaya meraklı derler diye... Onlu yaşlarım, 12...
15 falan... Hem okuyup hem dantel bilmek , hem motif çıkarabilmek, az da havam olmuyor değildi hani...
Şimdi beachlerde köpük banyosu ile dans & parti yapamayan çocuklar, bunalım ve depresyona giriyor ya aniden...
Sonra param olsa da hevesim olmadı hiç öyle şeylere, insanın boyu da kısalmıyor yapamayınca hani yani...
Bir gün dışarıda yemek yiyip ertesi gün evde makarna görünce yani bugün evde yemek yok diyorsun ajitasyonudur Z kuşağı mensubu olmak...
Biz ekmek almaya gitmiyor diye hem psikoloğa hem psikiyatra gittik diye dert anlattığım kapı görevlisi ki bedeniyle çalışıyor yorgun yorgun akşam eve gidince 18 yaşındaki çocuğunun ekmek almaya ben mi gideceğim yaw dediğini anlattığında anladım Z kuşağının az çok mahiyetini...
Ve okul lavabosunda o yaşında çalışmaktan halsiz düşen hanım hizmetlinin kızım 20 yaşında ne okudu ne çalıştı ben burda çalışıp yorgun argın eve gittiğimde bir çorba bile yapmaz bana... Elinde 24 saat telefon...
Demesidir bi nevi Z kuşağı...
24 saat o telefonda özgür diiliz abi ya yazmaktır kızlı erkekli...
Kız, kıza abi diyor onu diyorum...
Ayrıca ağır vasıfsızlıktan baba parası ile en iyi marka telefon ve araba verilmeyen çocuğun mutsuzluğu...
Ve her bi şey verilen çocuğun yine mutsuz ve bedbaht halleri her an her yerde gözümüze çarpmıyor mu ?
Her lafın başı ekonomi kötü, ekonomi kötü...
2 kişi 55 metrekarelik daireye sığasılarmış... Okuma bahanesi ile gittikleri yerlerde...
Japonlar hep öyle napalım ? Minimalist oluverin gari ! Hem ülke ilk kez mi ekonomik kriz görüyor? 7 yıl darlık 7 yıl bolluk gibi tasarruflu olmak şart...
Oda kiralamak varmış eskiden... Nerden mi biliyorum ? Hani Tarık Akan Tıp Fakültesi ' nde okurken yaşlıca hanımların kaldığı evde bir odayı kiralar ya... Türk filminde diyorum sosyal tespit olaraktan...
Kemal Sunal fakirlik jargonuna girmiyorum bile , ağlarsınız yani o kadar diyim...
Bu da geçer ya Hu , diyebilmek önemli olan , sağlık olsun yeter ki !
Yeri gelmişken
Kılıçdaroğlu ' na önemli not : Bu öğretmen, uzman öğretmenlik" den için boykot yapmayacak, aksine sınava girecektir , beni saymayın, ben yokum yani öyle siyâsi işlerde:))))
Aaaa ne diyordum Z kuşağı ile yaşama kılavuzu , bende yok ; olan, Allasen bana da yollayın sayın seyirciler!
Nüket Belsan Taşören
