*Arkadaşıma dedim ki :
Eşimle aynı yaşta olmamıza rağmen 7 yaşındaki oğlum
-Anne , babam Atatürk ' ü görmüş müdür? dedi... Kozmetik sektörüne biz kadınlar çok şey borçluyuz diye... O da dedi ki :
-Değirmende ağartmadıysa görmüş olması lâzım...
Gülüştük... Ne tuhaf gülmüştük lafından bir harf eksiliyor ve gülüştük oluyor yani o meşhur dize " Ağlarım hatıra geldikçe gülüştüklerimiz gibi...
*Pişkinlik... Güncel tahliyelerden sonra ülkede her şey olursunuz rezil olamazsınız mottosunu düşünüyorum... Behey hicap , utandın da nerelere gizlendin acep şu yüzü kızarmaz yaptım amma bi sor niye yaptımcıların elinden ?
*Narin... Ciğerimizi yakıp giderken "erkektir köpeğe de 8 yaşındaki kız kardeşine de sarkabilir bunu kimseye söylememeliyiz" anlayışına buğz ettim için için evimde... Ne erkek hayranlığıymış be bitmedi gitti ! Dövdü öldürdü evdeki sıran öküzden sonradır dedi dişi sineği bile es geçmedi de yine erkektir yaparcılar tarafından himaye edildi... Hayf olsun ! Veyl olsun ! Rabbim , hepimize akıl fikir iz ' an nasip eylesin diyorum... Her şeyin hakkını hakkınca verebilmek adına... Onurdan nasiplenebilmek adına... Onur, gökkuşağının altından geçip cinsiyet değiştirme onuru değil yalnız burda... Meşhur fıkra var ya hani Temel ' le Fransız konuşuyorlar laf lafı açıyor; Fransız siz niye savaşırsınız diyor bizim Temel ' e...Temel de "ula piz para için savaşiruk" diyor... Fransız da "yaaaaa biz sadece onur için savaşırız" deyince Temel durur mu ? Yapıştırıyor cevabı: (Diksiyonu da düzeliyor aniden çaktırmayın )
-Herkes kendinde ne eksikse onun için savaşır! Diye... Böyle işte Rabbim eksikliğini göstermesin... Âmin...
* Nedendir bilinmez "insan biriktiriyorum" sözüne takılıyorum kahvemi yudumlarken...
Gülümsüyorum ayran gönüllere... Biriktirin bakalım , du bakali nolacek , ben kitap biriktiriyorum gazoz kapağı biriktiriyorum ama Sıla ' nın da dediği gibi "çok sevdiğimden değil, zor sevdiğimden" insan , birikmiyor biriktiremiyorum işte napacan , huy ! Diyorum...
*Cür ' et... Evet cürmü kadar yakacakların cür ' etine hayret kesiliyorum bazen... Kırık camlarınızı gösterirseniz diğer sağlamları da kırmaktan çekinmezler diyor ahir zaman psikologları... Hemi de gönül ehli edebiyatçı demiş ya :
"Derdin varsa git denize anlat. Kedilere, bulutlara anlat. Pencere pervazında çiçeklere anlat. İnsana dert anlatılır mı hiç?"
Ondandır beyhude monologlarımız...