Saat tıkırtıları ding donglar kimine arkadaştır...
Kimi çok irite olur bu seslerden...
Bazen dinler insan kendini istemsiz...
Soluğunu tutarak dinler...
Nereden geliyorum ?
Bu gidiş nereye?
Diye...
Nefis muhasebesi der büyükler ve iç hesaplaşma kimileri... Robinsonculuk oynuyoruz ya günlerdir, işte o hep hayâl ettiğimiz ıssız ada...Her ne kadar almayı plânladıklarımız yoksa da yanımızda... Uçsuz bucaksız tefekkür var ya...
Ve Muhyiddin Şekur 'un çeşitli İslâm öğretilerinden harmanladığı gibi :
- Yavaşla!
Diyen birileri olmalı hayatımızda...
Çok yavaş olamazsak göremeyiz bazı ayrıntıları çünkü...
Hani Serdar Ortaç 'ın tweetindeki gibi
"Bu kadar ayakkabıyı bu kadar çantayı ne yapacaksın nerde giyeceksin o kadar elbiseyi şu karantina günlerinde? "
Ne güzel soru , öyle değil mi ?
Sıfırlanmıyor mu bazı bazı uyduruk sosyal statülerimiz ?
Gregor Samsa ' nin Dönüşüm ' ü gibi yabancılaşıveriyor insan böyle bazen işte...Büyük farklılaşma metamorfoz...
Çünkü bu , yavaşlamak nimet bence...
Neden aynı ayakkabının her renginden almak zorunda olsun ki insan ? Ya da arabanın ? Neden akşam yemeğinden sonra 99 çeşit pasta ile misafir ağırlasın ? Onca ekmeğe muhtaç insan varken bu göbek büyütmeler neden ?
Durup yavaşlamadan görmüyoruz bunları gözden kaçırıveriyoruz bazen...
Eğitim, alışveriş , hatta doktor muayenesi bile uzaktan oluyor; oluyormuş işte... Hem amaç okulu değil öğrenmeyi sevmek... Çünkü okul Hababam Sınıfı 'ndan mülhem 4 duvardan ibaret değildir , diyoruz kendi kendimize...
Umutsuzluk sarılmaya kalkarsa yakamıza hmmm ümid etmek Rahmanî, ümitsizlik şeytani diyoruz hemen... Rabbimiz tutuyor ellerimizden, çocuklarımız gülümsüyor ardından minik ışık huzmeleri doluyor gönlümüze yeniden...
Hayat filmimizin yönetmeni olduğumuzu unutup filmlere kapılıyoruz bir de... Bilim - kurgu , romantik - komedi , macera , vs. Düşlerin kucağında... Düşlerin kucağında olmak avutuyor bizi...
Çünkü :
"Rüyâ bütün çektiğimiz
Rüyâ kahrım
Rüyâ zından...
Nasıl da yılları buldu?
Bir mısra dolu maceram ? " *
Çünkü :
"Her şey bir rüyâ olsa
Unutarak uyansam... " **
(*Ahmed Arif 'ten
** Eski bir şarkıdan )
Nüket Belsan Taşören