Saraya çıkan CHP'li iddiası ile gündeme gelen Muharrem İnce kazasından sonra, Kanal İstanbul, Simit sarayı, Davutoğlu, Gül ve Babacan gündemleri ve oluşturulan algı operasyonları ile muhalefet açısından siyaset arenasında her şey çok güzel gidiyordu.
CHP'li Urla Belediye Başkanı Fetö'den görevden alınıp tutuklanması küçük bir siyaset yol kazası diye laf kalabalığı ile gündemden düşürülmüş arada kaynayıp gitmişti.
Eski CHP Milletvekili ve Ankara ATO Başkanı Sinan Aygün'ün Ankara'nın CHP'li Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve ekibinin kendisinden inşaatı için 25.000.000-TL rüşvet istediği ile ilgili ortaya attığı iddia ve Savcılığa suç duyurusunda bulunması gündeme bomba gibi düştü.
Kamuoyunda bu konular tartışılırken 20 Aralık 2019 Cuma günü Uğur Dündar 'un TELE1'deki sunduğu "Demokrasi Arenasında ki Mansur Yavaş'ı gündemdeki iddialar ie ilgili vereceği cevapları merak ettiğim için izledim.
Mansur Yavaş, programda kendi sahasında, kendi seyircisi önünde oynayan futbol takımı gibi rahattı. Uğur Dündar'ın Sinan Aygün'ün iddiaları ile ilgili sorduğu sorulara, A4 kağıdına yazılmış cevaplarını okuyor ve salondaki, takım elbiseli, şık giyimli seyircilerde alkışlarla Mansur Savaş'a tempo tutuyordu.
Sinan Aygün cevap hakkını kullanmak üzere programa bağlanmak isteyince, mahkemede görüşeceğim diye bağlanmasına ve soru sorulmasına cevap vermesine müsaade edilmediği söylenildiği için iş çığırından çıktı.
Bunun üzerinde Sinan Aygün, Beyaz TV devam eden Dinamit Programına bağlandı. Eteğindeki taşları dökmeye başlayınca olay 25.000.000-TL rüşvet davası olmaktan çıkıp, çok daha değişik boyutlara ulaştı.
Çünkü Sinan Aygün'ün anlattıkları yenir yutulur şeyler değildi. Konu ile ilgili olarak CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nunda konunun içinde olduğu ve konu hakkında bizzat Sinan Aygün ile görüşüldüğü ortaya çıktı.
Kemal Kılıçdaroğlu'nunda, konuyu çözmek üzere Ankara Milletvekili ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu'nu görevlendirdiği ve onunla görüşmesi gerektiği iddia edildi.
Bülent Kuşoğlu Maliyeden Kılıçdaroğlu'nun Üstadı olduğu için ağırlığı olduğu ve kardeşinin Genel Kurmayda görevli olduğu ve Fetö'den görevden alındığı iddiaları dikkat çekiciydi.
Ayrıca Sinan Aygün, 2014 yılında Mansur Yavaş'ı CHP'den aday olması için teklif götürdüğünü "Bu teklifi kendime yapılmış bir hakaret kabul ederim." diye kabul etmediğini, bu gelişmeden sonra Kuşoğlu ve ATO İmamı Ayhan Atalay başta olmak üzere Fetöcüler tarafından ikna edildiği söylenilmesi olayın derinliğine dikkat çekiyordu.
Ayrıca Sinan Aygün'ün kız kardeşinin de CHP'de Ankara BB encümeni olduğu, Ankara BB konu görüşülürken toplantıdan çıkarılması ve CHP Ankara İl Başkanı tarafından görüşmeye çağrılması ise iddiaların diğer bir boyutu idi.
Dediğim gibi bunlar bir iddia. Ancak İçişleri Bakanlığının konu ile ilgili iddiaları araştırmak üzere Müfettiş görevlendirmesi ve seçim öncesinde tartışma konusu olan senet olayı bundan sonra hayli gündemde olacağa benziyor.
Sinan Aygün'de Muharrem İnce gibi geri adım atıp konuyu gündemden düşürecek mi yoksa iddialarının arkasında duracak mı bunu ilerleyen zamanlarda göreceğiz...