Dün sosyal medya hesabından "Aktif politikayı bu aşamada bırakıyorum" diyen eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş cezaevinde verdiği söyleşisinde, 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde HDP'ye Cumhurbaşkanı adayı olabileceğini söylediğini ancak "Hiçbir gerekçe sunulmadan reddedildiğini" açıkladı. "Ben her zaman HDP'li olarak kalmaya devam edeceğim" diyen Demirtaş, HDP'ye yönelik eleştirilerini de artırdı.
Gerekçe göstermeden reddettiler
Artıgerçek'e röportaj veren Demirtaş, "Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmaları başlamadan önce ben Genel Merkezimize, Cumhurbaşkanı adayı olmaya hazır olduğumu ve seçimi ikinci tura bırakıp o aşamada demokratik hamlelerle daha fazla katkı sunabileceğimizi belirttim. Ayrıca, benim adaylığım partimizin de oy oranını artırabilir dedim. Fakat bu önerim, herhangi bir gerekçe sunulmadan reddedildi. Gerekçesini halen bilmiyorum." ifadelerini kullandı.
Mucize formülüm yok, kurtarıcı da değilim
"Dışarıda olsaydınız mevcut tablo karşısında nasıl bir muhalefet stratejisi izlerdiniz?" diye sorulan "Benim bir mucize formülüm yok, bir kurtarıcı da değilim ama tabanımızın önüne somut hedefler koyup kitleleri heyecanlandırarak ayağa kaldırmakta katkılarım olabilirdi. Cezaevinden ancak sosyal medya ve diğer medya aracılığıyla katkı sunabiliyorum. Bu da eksiklere, yetersizliklere yol açabiliyor. Biri de bunu sosyal medya fenomenliği olarak tanımlayabiliyor, sanki amacım buymuş ve elimde başka imkan varmış gibi!" dedi.
"Ben HDP'liyim ve öyle de kalacağım"
"Bundan sonra siz ne yapacaksınız? Nasıl bir siyaset yürüteceksiniz?" diye sorulan Selahattin Demirtaş, "Aylar önce Genel Merkezimize, sonuçlar ne olursa olsun seçimlerden sonra aktif siyasi çalışma yürütmeyeceğimi belirtmiştim. Halen aynı düşüncedeyim. Dışarıda canla başla mücadele eden tüm yoldaşların, bu süreci özgücümüzle ve başarıyla tamamlayacağına inanıyorum ve bu konuda hepsine güveniyorum. Partimize yönelik eleştiri ve önerilerim tümüyle iyi niyetli, yapıcı ve katkı sunma amaçlıdır. Hiç kimse, eleştirilerimi HDP'yi yıpratmak için kullanmaya kalkmasın. Ben HDP'liyim ve öyle de kalmaya devam edeceğim. Bunu herkesin iyi bilmesini istiyorum." dedi.
Seçimden böyle bir sonuç beklemiyordum
"14 Mayıs akşamı seçim sonuçları netleşmeye başladığında ne hissetmiş ne düşünmüştünüz?" diye sorulan Demirtaş, "Tam olarak o sonuçları beklemiyordum. Yeşil Sol Parti'yi de Kılıçdaroğlu'nu da daha yüksek bekliyordum. Sonuçlara hem üzüldüm hem de muhalefetin seçim akşamı verdiği dağınık görüntüye öfkelendim." dedi.
TİP'in kararı yanlıştı, halen de yanlış
Demirtaş, "Genel olarak TİP'in bu süreçteki politikasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Ortak listeyle seçime girilseydi sonuç çok farklı olur muydu?" sorusuna ise şu cevabı verdi: "TİP'in kararı yanlıştı, halen yanlıştır. Erkan Baş'ın beni ziyaretinde de öncesinde de bu görüşlerimi kendilerine iletmiştim. “Kürtlerle yan yana durmazsak oy alabileceğimiz kesimler var” deyip alacağınız oylar, neyi ne kadar çözmeye ve dönüştürmeye yarar ki? Kürt sorunu trafik sorunu değil ki ‘'bu cadde tıkalı, öbür yoldan gidelim'' diyebilesiniz. Kürtleri ve Kürt halkının ulusal taleplerini ıskalayıp, görmezden gelip Türkiye'nin hangi sosyal, sınıfsal, siyasal soruna kalıcı çözüm üretebilirsiniz ki? TİP bunları en iyi bilen partilerden biri olmasına rağmen gerçeğe sırtını dönmeyi tercih etti. Yanlış yapıldı. Umarım bunun telafisi için herkes çok samimi bir çaba sarf eder, etmelidir."