Yaşamımızda birçok fırsat çevremizde dolaşıp duruyor. Onların bazılarını yakalayıp, bazılarını yakalayamıyoruz. Peki hayatınızda büyük bir fırsatı kaçırdığınız oldu mu hiç? Eğer olduysa yaşadığınız his pişmanlıktır muhtemelen. Kimse bunun tekrar olmasını istemez. Kaçan fırsatların pişmanlığından korunmak için, iyi bir rekabetçi olmanın yollarını aramalısınız. Rekabetten kaçınmak, hayatta karşınıza çıkabilecek birçok fırsattan yararlanamamak demektir.
Başkalarıyla, hatta özellikle bizden daha iyi olanlarla mücadele ederek rekabeti geliştirebiliriz. Spor, böyle bir ortamı hazırlar. Sporda rakiplere karşı mücadele edilir ve büyük dersler çıkarılır. Rekabet en başta korkutucu olabilir, fakat korkulacak bir şey olmadığı zaman içinde anlaşılacaktır. Rekabet; daha hızlı öğrenmeyi, elden gelenin en iyisini yapmayı, risk almayı, işler raydan çıktığında başa çıkabilmeyi, hedef belirlemeyi, kurallara uymayı, nezaketle kazanmayı ve kaybetmeyi öğrenmemize yardımcı olur. Rekabet her ne kadar stresli bir süreç de olsa, aynı zamanda eğlencelidir. Rekabeti öğretmenin en iyi yolu, rekabetin bir parçası haline gelmektir.
Bazıları için rekabet sözcüğü kulağa hoş gelmeyebilir. Ancak hakkın olanı alabilmek, ilerlemek ve hedefine ulaşabilmek için rekabetçi bir tutum içinde olmak şart.