Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür Haber, Türkiye ve dünyadan önemli olan Son dakika, Güncel, Teknoloji, Magazin ve Siyaset haberlerini okuyabilirsiniz.

SON DAKİKA
Sol Ok
Sağ Ok
Menü
Ara
Facebook Twitter
ANASAYFAGÜNDEMSİYASETSPOREKONOMİ SEYAHAT TEKNOLOJİ YAZARLAR FOTO VİDEO

Ali Osmanoğlu

PKK’nın amacı, büyük korku ve büyük gürültü

Facebook Twitter Linkedin WhatsApp Tumblr Yazdır Büyüt Küçült

PKK 7 Haziran sonrası başlattığı silahlı ve bombalı-mayınlı saldırılarına, 1 Kasım Genel Seçimi öncesi eylemsizlik kararı alarak sözde son verdi. Yine aynı PKK birkaç gün önce eylemsizlik kararını kaldırdıklarını ve çatışma sürecine devam edeceklerini açıkladı.

Kısacası PKK aynı PKK, zihniyet 30 yılda geçse değişmiyor. Zaten bu PKK'nın silah bırakmasını beklemek büyük bir atalet olur. PKK'yı PKK yapan kurulduğu ilk günden bu yana başlattığı silahlı saldırılardır ve tırmandırdığı şiddettir.

Peki, PKK bu 30 yıllık çatışmalı süreçte en çok kime zarar verdi? Tabi ki Kürtlere… Kürtler bu yıllar içinde olağanüstü büyük acılar yaşadı.
PKK kendisinden olmayan ve kendisi gibi düşünmeyen bölgedeki bütün Kürt guruplarına karşı şiddete başvurdu ve bu şiddet PKK'yı bu coğrafyada yalnız kovboy haline getirdi.

Bölgenin yalnız kovboyu iyi kovboyları değil, kötü-çirkin kovboyları temsil ediyor. Kurduğu korku imparatorluğuyla ve giriştiği şiddet eylemleriyle bugüne kadar binlerce Kürt gencinin öldürülmesine neden oldu.

Kendi içindeki infazlar insanın kanını dondurdu ama bütün bu şiddet sarmalı PKK'nın kendisini ve siyasi gücünü yarattı.

Bugün Selahattin Demirtaş sokaklarda caka atıyorsa bunu PKK'ya borçlu. İşte bu yüzden HDP, PKK'nın siyasi kanadıdır ve HDP'de belirleyici olan PKK'dır.

7 Haziran seçimi sonrası HDP'nin bir değişim yaratması bekleniyordu ama siyasi sorumluluk alamayan HDP, sokakları PKK'ya bıraktı ve örgüt Güneydoğu'da terörü tırmandırdıkça tırmandırdı.

Zaten HDP'nin PKK'ya bir karşı koyuş göstermesi beklenemezdi. Nitekim HDP bu süreçte PKK'nın silahlı eylemlerini onaylayan bir duruş gösterdi.

Şiddet arttıkça arttı ve sokaklar tekrar korku imparatorluğunun gençliğine bırakıldı.

YDGH gençlik hareketi bölgede şiddeti tırmandırdı. Sokak ve caddelere hendekler kazdı, şehirleri cehennem yerine çevirdi ve polisle çatıştı. Anlaşılan o ki, 1 Kasım seçimi sonrası da bu hareket PKK'nın şehirlerdeki sokak eşkıyalarıdurumnda.

Diyarbakır'da Bağlar ve Suriçi'nde silahlı eylemler gerçekleştiren YDGH son zamanlarda taşkınlıklarını iyice arttırdı. YDGH, PKK'ya kendini ispat etmek istiyor, bu yüzden de çatışmayı harlayıp sokakları korkuya teslim etmek istiyor.

Bölgede çatışmalar arttıkça ekonomi dibe vurmaya devam ediyor, esnaf iş yapamıyor, borçlar ödenemiyor ve her şeyden önemlisi PKK-YDGH kurtarılmış semtler ve ilçeler oluşturuyor. PKK-YDGH bu çatışmayı büyük şehirlere de sıçratmak istiyor.

Amaç büyük korku ve büyük gürültü… Bunun içinde çok büyük şiddet eylemleri ve çoklu ölümlerin yaşanacağı mayınlı-bombalı saldırılar gerçekleştirmek istiyor..

Diyarbakır Bağlar da bu korku yeterince verilmiş durumda. Bağlar Diyarbakır'ın en büyük merkez ilçesi, nüfusu 500 bine dayanıyor. Bu merkez ilçede gücü yeten daha huzurlu mahallelere göç ediyor, gücü yetmeyen geceyi korkuyla ve telaşlı geçiriyor.

Örgüt vatandaşlara “gece kapılarınızı kapatmayın” diyor. Çatışma olduğunda YDGH'li gençler sığınabilecekleri evler olsun.

Bu kabul edilir gibi değil. İnsanların namusu var, çocuğu var, ailesi var. Diyarbakır halkı bunu hak etmiyor. Açıkçası 1 Kasım'da 1 milyon oy kaybeden HDP, bundan sonra daha çok şey kaybedecek. Örgütte intihar aşamasına geldi ki, artık akıl havsalasını da yitirdi.

Kürtler artık iyiden iyiye PKK'yı tartışıyor ve sorguluyor. Örgüt halk desteğini kaybetmiş durumda ve açıkçası artık halkına da güvenmiyor. Bu yüzden de halkı cezalandırıyor. Şehirlere korku yaymasının nedeni de bu…

Önümüzdeki günler çok şeye gebe ama artık Kürtler örgüt için iyi duygular beslemiyor. Bölgede hassas noktalarda var. Hizbullah gerçeği var ve gelecekte PKK ile Hizbullah'ın tekrar karşı karşıya gelip gelmeyeceği kestirilemiyor.

Herkesin gözü kulağı buzdolabında bekleyen çözüm sürecinde ve devamlılığı olacak bir barışın tesis edilmesinde.

  YORUM YAP / YORUM OKU
ALİ OSMANOĞLU DİĞER YAZILARI
Hurhaber.com'da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hür Haber sorumlu tutulamaz.

ANASAYFA | GÜNÜN HABERLERİ | KÜNYE | REKLAM | RSS