Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür Haber, Türkiye ve dünyadan önemli olan Son dakika, Güncel, Teknoloji, Magazin ve Siyaset haberlerini okuyabilirsiniz.

SON DAKİKA
Sol Ok
Sağ Ok
Menü
Ara
Facebook Twitter
ANASAYFAGÜNDEMSİYASETSPOREKONOMİ SEYAHAT TEKNOLOJİ YAZARLAR FOTO VİDEO

Ali Osmanoğlu

KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ HAYAL DEĞİL

Facebook Twitter Linkedin WhatsApp Tumblr Yazdır Büyüt Küçült

Kürt sorununun bu ülkede yarattığı birçok etki-tepki durumları olmuştur, bugüne kadar bu soruna birçok isim konmuş ve bu sorun bu ülkenin genç enerjisini yutmuş, ekonomisini ve gelişmesini engellemiştir.

Kürt sorunu bu ülkede hangi platformlarda tartışılırsa tartışılsın sorun dönüp dolaşıp PKK'nın başlangıcıyla başlayan kaotik süreçle adlandırılmıştır.

PKK, görünürde Kürtleri önceleyen ve onlara özgürlük şarkıları söyleten bir halk hareketi gibi dursa da aslında, 80'lerin yarattığı derin bir harekettir.

PKK'nın Türkiye'de hiçbir zaman bir Kürt sorunu olmamıştır ve Kürtleri tam bir temsiliyetle temsil edememiştir. Başlangıcını silahlı olarak başlatan hareket, her zaman silahın arkasında tetiği tutan taşeron bir parmak olmuştur.

PKK, Türkiye'de Kürtlere, Türklere ve devlete travmalar yaşatmıştır. Öyle ki ne devlet bir çözüm bulabilmiş, ne Türkler Kürtleri içlerine alabilmiş, ne Kürtler kendilerini tam olarak ülke duygudaşlığında görmüştür.

Kürt sorunu geldiğimiz noktada artık net bir şekilde bir rant sorunu olduğu görülmektedir. PKK yüzünden hakketmediği payeler alan sözde vatanperverler ortaya çıkmış, devlet adına ihale almış, ihale çıkarmış ve hesap kesmiş.

Kürt sorunu bu ülkede siyasetten, ekonomiye, sivil toplumdan, cemaat ve cemiyetlere kadar herkese rantlar bırakmıştır.

PKK, kendisini savunan kitleye acılar yaşatırken, ihaleler bırakırken mutlu bir kesime de hatırı sayılır çıkarlar bırakmıştır.

Kürt sorunu, devletin oligarşik bürokrasisine omzu kalabalık derin ilişkileri olan asker ve bir takım kirli ilişkilere bulaşmış polislere terör ekonomisinden paylar bırakmıştır ve bütün bunlar terörle mücadele adı altında yapılmıştır.

Bu rant sorununun bitmemesi için bir çok oyun sergilendi ve toplum mühendisliği kısa günün karı siyasi manipülasyonlara kurban edildi.

Kürt sorunu artık Türkiye sınırlarını aşan, istihbarat oyunlarının ve Baronların merkezinde, büyük karların paylaşıldığı, Ortadoğu'nun dizayn edilmesi için kurguların yazıldığı bir çıkmaz sokağa dönüşmüştür.

Kürt sorununun kaybet kaybetle kazanılmayacağı anlaşılmışsa da, PKK olsun, devlet olsun kaybet kaybet mantığıyla siyasi zafere dönüştürdüğü bir sorunsallığa dönüşmüştür.

Terörle ve çatışmayla bağlantılı olarak Uyuşturucu, Mülteci, Silah ticaretinin illegal yollardan legalleştirildi, istihbarat örgütleri ve bu örgütlerin derin devletlerinin rantı paylaştıkları bir sorunun çözümü de öyle kolay olmayacaktır.

Kürt sorununda sahipler ve piyonlar bu sorunun kaos ve kaotik bir hal almasını sağlıyorlar. Milliyetçilikle de bu sorun kendine dere yatağı bulmaya devam etmiş ve edecektir.

Doğru tespitler yapılarak bu sorun, Kısa-Orta ve Uzun vadede yapılacak eylem planlarıyla çözüme ulaşması hayal değildir.

Kürt sorunu siyaset üstü bir sorun olarak adlandırılmalı ve bu sorun rantabl olmaktan çıkarılmalıdır. Terörle mücadele devam etmeli ama Terörün etkilerinin ve tepkilerinin ortadan kaldırılması için her türlü kültürel, demokratik ve özgür düşünceler desteklenmeli ve yaşam bulması sağlanmalıdır.

PKK'dan kurtulalım derken, radikal selefi ve cihatçı örgütlerin de boşalan boşluklara girmesi ve orada yaşamsal alanlar oluşturmalarına asla müsaade edilmemelidir.

Kürt sorununda muhatap arama ve siyasi rantlar dağıtma hastalığından vazgeçilmelidir. Kürt sorununun muhatabı devlettir. Devlet sorunları sokakta bulmalı ve sokaktan aldıklarını eyleme dönüştürmelidir.

Kürt sorununu kullanarak parlamentoda olan, sivil toplumda bu işin rantını yiyen birleşik baronlar ailesine bu sorun ihale edilmemelidir. Parti lokalini kurşunlatan, evine bomba attıran ve böylelikle siyaset arenasında boy gösteren Ankara simsarcı ve komisyoncularına bu sorun ihale edilmemelidir.

Kürt sorunu bu ülkenin sorunudur, Kürt dili bu ülkenin dilidir ve Kürtler bu ülkenin sahipleri, asli unsurlarıdır.

Kürt sorunu bir gönül alma sorunudur.

Eğer soruna bakış açımızı bu şekilde değiştirirsek sorunu çözme yolunda dev bir adım atmış oluruz. Kürtler milliyetçi bir millet değil, eğer yüreklerine dokunursanız onları bu ülkenin duygudaşı ve asli unsuru haline getirirsiniz.

Kürtler Türkiye'yi seviyor ve Türkiyeli olmayı da benimsemiş durumdalar ama Türk milliyetçiliğinin keskin milliyetçilik anlayışı Kürtleri ayrıştırmaya sürüklüyor.

Bu ülkede kutlanan bayramlar özenle kutlanmalı ‘Türk' yerine ‘Türkiye Milleti' kavramları oturtulursa Kürtler de bayrağı sallamaktan geri kalmayacaklardır ve kendilerini bu ülkenin bir parçası olarak göreceklerdir.

Hiçbir Kürt milliyetinden ve dilinden ötürü aşağılanmamalıdır. Kürt dili devlet tarafından koruma altına alınmalı ve gelişmesi için her türlü akademik ortamın ve eğitimin verilmesi sağlanmalıdır.

Unutulmamalıdır ki, Kürt sorunu dil sorunu olarak başlamış ve PKK dil sorununu kullanarak Kürt gençliğini dağlarda çürütmüştür.

Bu sorunun bu ülkeye ekonomik maliyeti birkaç Türkiye kuracak kadar devasa bütçeleri bulmuş ve manevi etkileri bu ülkeyi yol ayırımlarına sokmuş, duygudaşlığı ve et tırnak dayanışmasını yok etmekle karşı karşıyadır.

İnsanların yüreğine dokunmadığınız sürece açacağınız hiçbir ekonomik paket ve anayasayla yazılmamış hiçbir demokratik adım bu sorunu çözemez.

Kısa, Orta ve Uzun vadede yapılacak eylemlerle bu, sorun olmaktan uzun vadede çıkarılabilir. Unutulmamalıdır ki, savaş kısa, barış uzun zaman alır ama yine de her savaş-çatışma bir barışı arzular ve barış mutlaka masada konuşulur.

  YORUM YAP / YORUM OKU
ALİ OSMANOĞLU DİĞER YAZILARI
Hurhaber.com'da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hür Haber sorumlu tutulamaz.

ANASAYFA | GÜNÜN HABERLERİ | KÜNYE | REKLAM | RSS