Hanginiz temel oyun planları inşa ederken, hakemleri bu plana dahil ediyorsunuz? “Kas hafızası” oluşturmaya dönük antrenman tekniklerinin neresinde duruyor hakemler? Transfer politikalarının oluşturulmasında, hakemlerin dikkate değer bir oyun olgusu olarak “öncelikler listesinde” yer aldığını hanginiz ileri sürebiliyor? Hakem, “pas modelinizin” neresinde duruyor. Hangi hakem, “hücum planınızın” bir parçası? Savunma organizasyonunuzda hakem, en gerideki adam mıdır? Yoksa “oyun merkezini” hakem üstüne mi bina ediyorsunuz? vs. vs...
Hakem, futbol oyun süreçlerinin bir parçası değil, bunu en az benim kadar iyi biliyorsunuz? Hakem “oyun stratejilerinin bir bileşeni” değil, bunu benden daha iyi biliyorsunuz? Hakem oyuna ait bir olgu değil, bunu iflah olmaz obsesiflerin dışında neredeyse bütün âlemde bilmeyen yok. O zaman ne istiyorsunuz, hakemlerden?
Siz iyi bir teknik direktör musunuz? Bunu kanıtlayacak “yeterli nedeniniz”, bizi ikna edecek, güvenilir referanslarınız var mı? Siz iyi bir oyuncu musunuz? Bize iyi bir oyuncu olduğunuzu gösterecek bir tek niteliğinizi söyleyebilir misiniz? Siz iyi bir yorumcu musunuz? Saha da olup biteni bir “spiker gibi tekrarlamanın dışında”, ibretiâlem için, iman tazelemek ve size biat etmek için bir tek “oyun paradigmasından” birkaç sözcükle söz eder misiniz? Söz gelimi 60. dakika da şu oldu palavrasının dışında, herkesin dikkate alabileceği bir “oyun kuramından” iki satır söz edebiliyor musunuz?
Yeryüzünün en yeteneksiz teknik direktörlerinin, futbol dünyasının tek hamlelik futbolcularının ve bir spikerden bile geri oyun analizlerinin arabesk yorumcuları, hakem eleştirisi yapma hakkına sahip değil. Hem yetersiz hem de kötü niyetli ol ve hem de her hafta hakem linç et, olmuyor. Ahlaki değil, sportmence değil, merhametli değil, ve haklı da değil.
Türkiye futbol dünyasında üstlendikleri sorumlulukları en layıkıyla yerine getirenler, en az hatayı yapanlar ve yine en gayrı ahlaki tarzda eleştirilenler, hakemlerdir. Futbol kamuoyunun en temiz aktörleri hakemlerdir. Şikeci ve vesayetçi yönetimler, günlük hayatta egosunu futbolla tatmin eden taraftarlar ve Çetin Altan ustanın dediği gibi, bütün ömrümü 200 kelime ile idame eden, “merhametsiz oyuncular”; siz hakem eleştirmeye ehil değilsiniz. Sizin hakem eleştirisi yapmaya hakkınız yok. Önce kendi işinizi, o defolu malı daha kaliteli hale getirin, sonra söz söyleme hakkınız olsun. İnsanda biraz utanma olmalı.
Oyun 90 dakika, alan 105x65, bu zamanı ve bu alanı öyle kullan ki hakem buharlaşsın. Bu alan ve bu zamanı öyle kullan ki hakem bir hayalete dönüşsün. Hakem bir kural uygulayıcı; adil, merhametli, saygılı ve sadece işine odaklanan bir profil çiz ki, o yeşil cimler bile alkışlasın sizi.
Ama kazın ayağı öyle değil. Bütün eksik, gedik ve çapsızlıkların faturası hakeme çıkarılmalı ki âlem bilge görsün! Ben sizlerden daha çok hakemlere inanıyorum. Çünkü siz, işinizi iyi yapmıyorsunuz. “Bize yalan söylüyorsunuz.” Bize parasıyla satın aldığımız kötü malı kakalıyorsunuz. Çünkü hakemler sizden daha adil ve daha temiz.