Zamanın hızla aktığı, ihtiyaçların her geçen gün daha da arttığı şu dünyada sizce de artık bazı şeylere ‘dur, yeter' demenin zamanı gelmedi mi?
Evlerimizdeki sayısız eşyaya rağmen hala sürekli bir şeyleri alma ihtiyacı içindeysek lütfen şimdi önce biraz nefeslenelim ve bu gerçekten benim ihtiyacım mı? diye düşünelim. Düşünürsek eğer inanın ki bu, sürekli almaya olan hevesli tutumumuzu değiştirebileceğiz.
Bir şey almadan ve üstelik vererek daha mutlu olabiliriz. Mesela sokağımızdaki kediler, köpekler için bir kap su ya da yemek koyabilirsiniz kapı önlerine, ya da pencerenizin dışına birazcık ekmek kırıntıları vs. koyarak kuşları besleyebilirsiniz. Bu durumlar insanın vicdanını okşayan, kendinin yararlı olduğunu düşündüğü için insana keyif veren, iç huzuru arttıran eylemlerdir. Bir şey kaybetmezsiniz ama yaşamınıza anlam katabilirsiniz, hiç yoktan tebessüm edersiniz, buradayım ve iyiki buradayım dersiniz belki. Olamaz mı? İnanırsak, eyleme dökersek ve en önce bazı şeyleri daha detaylı düşünürsek yapabiliriz.
Sadelik diye bir şeyi birkaç yıl önce keşfettim ve inanılmaz huzurlu bir hayata kavuştum. Ve isterim ki sizler de tanışın, sizleri de bu huzurlu dünyaya davet ediyorum.
Kısaca şundan bahsediyorum işte.” Her şeyin azı karar, çoğu zarar “ diye bir söz var ya hani aslında bunu benimseyeceğiz. Ama önce anlayacağız, isteyeceğiz ve olacak.
Mesela neler fazlalık hayatımızda bir düşünelim. Belki size iyi gelmeyen arkadaşlıklar, sizi mutsuz eden insanlar, sizi mutsuz eden bir ev, hiç kullanmadığınız ve sürekli kalabalıklık yaratan gereksiz eşya yığınları, belki lazım olur diye çekmecelerinizde duran ıvır zıvırlar. Ya da “bir gün mutlaka giyerim ya” dediğiniz ama yıllardır giymediğiniz o kıyafetleriniz… Sizce de şu kısacık hayatta kafamızı yoran şu şey'lerden kurtulmanın zamanı gelmedi mi?
–Zaman siz isterseniz tam şu'andır. Ama henüz hazır değilseniz zamanı daha gelmemiştir.
İlk aşamada bu dediklerimi lütfen biraz düşünün olur mu?
Sonra yine burada buluşalım.
Hayatınızda sadelikler ve bununla gelen huzurlar diliyorum…
Ben Zekiye Oğultarhan, tanıştığımıza memnun oldum.