Ne sandınız? “Biz hep sopamızı halkın tepesinden eksik etmeyiz, tankımız, tüfeğimiz kıyamete dek saltanatımızın garantisidir” mi dediniz? “Beğenmediğimiz hükümeti istediğimiz zaman devirir, istediğimizi asar, istediğimizi fişler, kimse bize hesap soramaz, bize kimse dur diyemez” mi bellediniz?Bu ülkede başbakanlar bile asılır da kimse bizim dokunulmazlığımızın kılına bile dokunamaz mı zannettiniz?
Ne yazık ki tabular yıkıldı, suç işleme özgürlüğünün olduğuna inandırılan generallere de müebbet hapis cezaları verildi. Şimdi CHP zihniyeti insanları fişleyen, sömüren, işkence eden, faili meçhul cinayetlere öncülük eden, darbeci generalleri, rektörleri, siyasileri ulusal kahraman ilan etmeye yönelik popülist açıklamalarıyla boşa kürek çekiyor. Artık darbecileri kahraman yapıp cadde-sokak ismi yapma dönemi bitti.
Başbuğ, Küçük, Özkan, Tolon, Perinçek’n müebbetlerini, K.Alemdaroğlu ve K.Gürüz’ün vs. 13-15 yıl hapis cezalarını orantısız bulup halkın vicdanına havale edenler de bilmelidirler ki milletin iradesinin önüne geçmeyİ, hükümeti yıkmaya teşebbüsü de bu millet affetmeyecektir. ( Gerçi Kazlıçeşmedekilere millet diyemeyenler milleti Gezi’den ibaret görme ve gösterme eğilimindeler ya neyse )
Göreviniz ülkenin güvenliğini sağlamak iken, siz ünvanlarınızla, yüksek rakamlı maaşlarınızla her türlü oyunlarınızla, tuzaklarınızladarbeye zemin hazırlatacak senaryolar yazdınız. Fadime Şahin, Müslüm Gündüz, Ali Kalkancı gibi kendi figüranlarınızı kullanarak bütün dindarlara, başörtülülere eziyeti halka meşru gerekçeler gibi gösterdiniz. Bütün namaz kılanlar, başörtülüler sahtekar ve namussuzken, aleni çirkeflik ve soygun yapanları kalbi temiz ve dürüst insanlarmış gibi gösterdiniz.
Başörtülüleri cüzzamlı gibi meclisten, kamusal alanlardan üniversitelerden temizlerken yandaş medyanız da her günfarklı bir irtica haberi bulmakta hiç zorlanmadı. Gözü yaşlı öğrencilerin, işinden atılan başörtülülerin, fişlenen subayların hesabı sorulmayacak mı zannettiniz? Oğlunun yemin törenine örtüsü nedeniyle alınmayan annelerin ahına rağmen siz kokteylleriniz de kadeh tokuşturmaya devam mı edecektiniz?
Şimdi,“kararlar gayri meşru” diyen CHP, bunca yıl bu halka çektirilen çile meşru muydu? Yoksa sen de ABD gibi Mısır ve Suriye‘de öldürülen binlerce mazlum Müslümanı göremezken, darbeci, faili meçhul cinayetlerin sorumlusu generallerin, gazeteci ve siyasetçilerin cezalandırılmasını kaygıyla mı izlemektesin? İlahi adalet istiyorsun öyle mi? Allah’a havale ettiğiniz de oluyor. Allah’ın adaletini insanlara zulmedenleri savunarak, ezana, namaza, oruca, başörtüsüne hakaret ederek yani şeytanla işbirliği ederek istemek biraz trajikomik olmuyor mu? Bir tarafta başörtüsü dağıtıp oy kapmaya çalışıp diğer tarafta başörtülü avına çıkarkenhiç yüzünüz de mi kızarmıyor?
Adalet er geç tecelli eder ve mazlumların ahı karşılığını bulur. Bugün bu generallerin, siyasetçilerin, profösörlerin, gazetecilerin aldığı cezalar mağdur olan insanlarımızın yüreğine biraz olsun su serpti. Bu sevincimiz nedeniyle bize “ rövanşist” diyenler olabilir. Evet, bu rövanşistlikse “rövanşistiz” ve mutluyuz.
Kimse bu ülkede demokrasiyle oyun oynayamaz, kimse milletin iradesiyle dalga geçemez, hiç kimse iktidarı gözden düşürmek adına Uludere vb. katliamları gerçekleştiremez. Bunların bir bedeli olmalıydı, oldu. Şimdi de çıkıp hiç kimse “Biraz ağır olmadı mı” deyip bu Ergenekon terör örgütü mensupları için gözyaşı dökmemizi beklemesin. Bugün ülkemizdeki mazlum ve mağdurlar için çifte bayram sevinci olmuştur. Her türlü baskı ve tehditlere rağmen cesaretle işini yapan hakim ve savcılara da şükranlarımızı sunuyoruz.
Ve darısı Mısır’ın başına diyelim…Dayan Adeviyye ! Gün gelecek Sisi ve diğer darbeciler de gasbedilen haklarınızın, dökülen kanlarınızın hesabını verecek. Hem bu alemde, hem de diğerinde…