Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür Haber, Türkiye ve dünyadan önemli olan Son dakika, Güncel, Teknoloji, Magazin ve Siyaset haberlerini okuyabilirsiniz.

SON DAKİKA
Sol Ok
Sağ Ok
Menü
Ara
Facebook Twitter
ANASAYFAGÜNDEMSİYASETSPOREKONOMİ SEYAHAT TEKNOLOJİ YAZARLAR FOTO VİDEO

Havva Bütün Saraç

'KES LANN!'

Facebook Twitter Linkedin WhatsApp Tumblr Yazdır Büyüt Küçült
Nefret ederek hak aramak bizi adaletten uzağa düşürüyor… Nefret eden yüzlere artık bakamıyorum.” diyerek ayrılmıştı, Leyla İpekçi, Zaman’dan. Veda cümlelerinde “Allah ile beraber başkasına tapmayın…” ayeti de geçiyordu.
 
Oysa gayemiz, insanlığı tek ilaha, Allah’a kulluğa davetse eğer, karşılaştığımız insanların ırkı, rengi, dili, mezhebi, cemaati önemini yitirmeli, kardeşlerimize güler yüzle muhabbetle bakabilmeliydik.
 
İskender Pala da “Ders hanesi” yazısında şu soruları kendimize soralım diyor: “Şu anda bana hasbi bir dostluğu terk ettiren şey nedir? Allah için dost olmam gerekenlerle dostluklarımı kestim mi yoksa? Dar günümde Hızır olup imdadına yetişmem gerekenlere ihanet mi ediyorum? İkbal günlerinde yanımda olan dostlarımı kötü günde rakiplerinin insafına mı bırakıyorum; yoksa rakipleriyle beraber olup dosta mı saldırıyorum?”
 
Ne yazık ki medyada gözlemlediğimiz kareler,“düşmanımın düşmanı dostumdur.” hesabıyla, suni de olsa, karşı tarafa gözdağı vermeye yönelik muhabbetler. Aynı zamanda “Beni sevmeyen ölsün” seviyesizliğinde servis edilen linç kampanyası niteliğinde haberler, fotoğraflar, imzalar vs.
--
 
28 Şubatçıların, askeri vesayetin etkin olduğu dönemlerde ne tür anlaşmaların söz konusu olduğunu, ne gibi imzaların atıldığını bilmeyen yok. Ancak halka her şeyi yutturabileceğine inanan kurnaz geçinen aydınlar, yazarlar büyük bir şaşkınlık yaşamış gibi “Yıkıldık, arkamızdan vurulduk, sen de mi Brutus?” tarzı sahte ve komik replikleri halka karşı oynuyor.
 
Ahmet Hakan, o döneme ait olan “füruat” lafıyla 2004’te atılan ıslak imzanın aynı anlamda değerlendirilmesini istiyor. Ancak Hakan’ın görmezden geldiği husus, 2004’teki MGK’da atılan imzanın her hangi bir uygulaması olmadığı gibi aksine o imzayı attıranlar şu an ceza evlerinde.
 
İçeridekilere, yani darbecilere üzülüp bağrı yananlar, bilmeli ki, onların özgür olması demek, birçok masum dindar insanın esaretinin ve karanlık günlerinin tekerrürü demektir. (Oysa 28 Şubat döneminde sarf edilen “füruat” sözü direkt uygulanmaya geçilmiş, başörtüsü mücadelesi bu kesim için başlamadan bitmiştir.)
 
Taraf Gazetesi’nde yayınlanan 2004, MGK toplantısına ait belge, aslında başbakanımızın hiçbir ayrım yapmadan tüm cemaatler için kendilerini nasıl siper ettiklerinin delilidir.
 
“2004 yılında MGK toplantısında Cumhurbaşkanı A.Necdet Sezer, konuşması için Emekli Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur’a söz hakkı verir. Eruygur, iktidarın gericilere, cemaatlere nasıl kol kanat gerdiğini anlatırken başbakan Erdoğan, onu “Kes lan!” diyerek azarlar ve susturur.” Her türlü riski göze alarak başbakanın Eruygur’un konuşmasına büyük bir cesaretle son vermesi, şu anki kara propagandanın asılsızlığının ve acımasızlığının kanıtıdır.
 
Ayrıca Hüseyin Gülerce’nin 2010’da kendisiyle yapılan bir röportajda “Son on yılda büyüdük, kurumsallaştık” demesi bile bu süreçte tüm cemaat ve tarikatlerin özgürce hareket edebildiğinin yine bir ispatı niteliğindedir.
 
Bütün bu belge ve o dönemde konuşulanlar ortalığa dökülmüşken, dershanelerin kapatılmasını bahane ederek İpekçi’nin de ifade ettiği gibi “nefret eden yüzlerle dolaşmak”, darbesever siyasileri, mazlumların karşısında bile olsa, bu hükümetten daha sempatik ya da A.Turan Alkan’ın değişiyle “organik” bulmak büyük bir fecaattir.
 
Bu hükümetten kurtulmak için “her yol mübah” anlayışının, neticelerinin, Müslümanlara yaşatacaklarının ve vebalinin ne denli ağır olduğunun farkında olmayan yoktur. Şimdiye kadarki yaşanılmışlıklar, tecrübeler gerçeği görmek için yeterlidir.
 
Tüm bu karalama kampanyalarına, iftiralara rağmen, kanaatimizce, bu cemaatteki inanmış, ihlaslı çalışan arkadaşlarımız, din ve vicdan özgürlüğünü, belki yeniden ezanları, Kur’anları ve yeni neslin yaşam hakkını, kesinlikle darbe sevicilerin insafına bırakmak istemeyecektir. 
HAVVA BÜTÜN SARAÇ DİĞER YAZILARI
Hurhaber.com'da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hür Haber sorumlu tutulamaz.

ANASAYFA | GÜNÜN HABERLERİ | KÜNYE | REKLAM | RSS