Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür Haber, Türkiye ve dünyadan önemli olan Son dakika, Güncel, Teknoloji, Magazin ve Siyaset haberlerini okuyabilirsiniz.

SON DAKİKA
Sol Ok
Sağ Ok
Menü
Ara
Facebook Twitter
ANASAYFAGÜNDEMSİYASETSPOREKONOMİ SEYAHAT TEKNOLOJİ YAZARLAR FOTO VİDEO

Hasan Kaya

Eşeğe gücü yetiremeyen semerini dövüyor…

Facebook Twitter Linkedin WhatsApp Tumblr Yazdır Büyüt Küçült

Çağdaş teyzelerimizin, amcalarımızın yine laikliği gelmiş olacak ki bütün hışımları ile Diyanet İşleri Başkanına saldırıyorlar…

Hem de ne saldırmak… Ne saldırmak…! Akıllara ziyan… Kolayını bulsalar Diyanet İşleri Başkanını bir kaşık suda boğacaklar…

Açıkçası ağızlarından bal damlarcasına, çağdaş, aydın, adalet ve kardeşlik nutukları atan bu teyze ve amcalarımızın bu kadar vahşi bir şekilde saldırganlaşmalarını yakıştıramıyorum…

Bir insan hem laik olacak hem de bu kadar vahşi bir şekilde saldırganlaşacak…

Çünkü laikliğin Türk Dil Kurumu sözlüğündeki tanımına göre: Din işlerini devlet işlerine karıştırmayan, devlet işlerini dinden ayrı tutan (kişi veya kurum) olarak tanımlanmıştır.

Tanımı böyle olmasına rağmen bizim çağdaş teyze ve amcalarımız laikliğe kendilerince nasıl bir anlam yükledilerse laikliğin arkasına saklanıp dine ve diyanete saldırmayı marifet olarak gördükleri için habire taarruz ediyorlar. Bunun sonucu da ortaya laikliğin tanımına uygun olmayan faşist, diktacı acayip bir manzara ortaya çıkıyor…

Yaşımız gereği, laik teyze ve amcalarımızın zaman zaman isteri benzeri şiddetli laiklik nöbetine tutulduklarına çok şahit olduk ve gördük…

Bazen işi o kadar ileri götürdüler ki laiklik isteri nöbetlerinin inandırıcı olması için Müslüm Gündüz- Fadime, Müftü Karısı Binnaz gibi iğrenç, pespaye senaryoları gösterime sokmaktan; kurmaca bu rezillikler ile İslam'a ve Müslümanlara sataşmaktan ve saldırmaktan geri durmadılar…

Ayasofya Camisinin tekrar ibadete açılışında Diyanet İşleri Başkanının gelenek olduğu üzere hutbeye kılıçla çıktığı için de Diyanet İşleri Başkanını hedeflerine oturttular ve her vesile ile Diyanet İşleri Başkanına fütursuzca saldırıyorlar…

Aslında bu saldırılarının toplumda antipati uyandırdığını, kabak tadı verdiğini ve toplum nezdinde hiçbir inandırıcılıkları kalmadıklarını, bu kadar entrikayı, kuru gürültüyü, laf kalabalığını milletin artık kafası da midesinin kaldırmadığını kendileri de biliyorlar… Ama “alışmış, kudurmuş” bağlamında saldırmadan duramıyorlar.

Dünya neler ile uğraşıyor… Biz ise böylesi ipe sapa gelmeyen, ucu bucağı kestirilemeyen; toplumda kutuplaşma yaratmaya yönelik tartışmalar nedeniyle bir arpa boyu yol alamadık…

Laiklik aşağı, laiklik yukarı… Dön laiklik, gel laiklik… başa sar laiklik… Bu plak bayatladı. Bunun içinde bu sıcak günlerde hiç mi hiç çekilmiyor…

Gençler, bu manzaralar ile ele güne mahcup olduğumuzun farkındalar ve ufak ufak “Yapmayın etmeyin teyzeler amcalar…Laiklik sizin bildiğiniz gibi üflesen yıkılacak cinsten dumandan duvar değil…” diye dalgasını geçiyorlar ama dinleyen kim? Onlar tutturmuş bir türkü. Kendileri çalıp kendileri oynuyorlar…

Bizlere uzak, kendilerine yakın olsunlar diyeceğim ama bununda çözüm olmadığını zaman içinde yaşayarak gördük…

Aslında herkes meselenin iç yüzünün farkında. Meselenin ağaç olmadığı gibi aslında meselenin laiklik falanda olmadığının farkında…

Aslında mesele “Eşeğe kızıp da gücü yetmeyenlerin…semerini dövme” ahmaklığından, “Üzüm yemek yerine bağcı dövme” saldırganlığından, laikliğin arkasına saklanıp kavram kargaşası ile İslam'a ve İslami olan her değere düşmanlıktan başka bir şey değil…

Bu güruh kendine aydın çağdaş diye niteliyorlar ama bu sözcüklerin anlamları toplum dilinde artık şapka düştü kel göründü misali farklı anlamlarda anlaşılmaya başladı… Çünkü aydınlığın ve çağdaşlığın lügatinde böyle saldırmak yoktur.

Bu nedenle de Türk toplumu kendi üzerinde oynanan oyunların çevrilen dümenlerin ve bu fırıldakların kimler tarafından üflendiğinin farkında olduğu için laik teyze ve amcalarımızın neden laiklik diye ortalığı velveleye verdiklerini de çok iyi biliyorlar…

Tiyatro bitti…

Semeri dövmeye devam…

 

  YORUM YAP / YORUM OKU
HASAN KAYA DİĞER YAZILARI
Hurhaber.com'da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hür Haber sorumlu tutulamaz.

ANASAYFA | GÜNÜN HABERLERİ | KÜNYE | REKLAM | RSS