Öncelikle çok yakın bir akrabamı kaybetmiş gibi çok çok üzgünüm birebir tanışıklığımız olmasa da lise yıllarımdan beri hayranı olduğum için...
Köşe yazarı hayranı olunur mu ? Zekâsı nükteleri ironinin zirvesinde keskin kalemi kendine münhasır üslubu ile evet olunur... Çoğu zaman kahkaha ile güler sonrasında defalarca okurdum yazılarını... Aynı konuda yazmış olsam da Lümpen Savaşı adlı yazısı gibi misâl , kadın programları ile ilgili , çok farklı bir ufuk açtığını bende , aaaa hiç de böyle düşünmemiştim dediğimi hatırlıyorum... Rahmet olsun gani gani ne diyelim ?
Ve...
Evet hayat bu kadarcık işte...
Bir varmış bir yokmuş...
İnnâ lillâhi we innâ ileyhi raciun...
Rabbim merhameti ile muamele buyursun , mekânı cennet olsun... Âmin...
Ben liseye giderken de rahmetli Özal ' ı sevmek desteklemek düpedüz cehaletti (!) İzmir ' de...
Biraz mürekkep yalayanın solcu olması farzdı adetâ... Ama Galatasaray Lisesi mezunu entelijansiya bir yazarın hicviyeleri ile adetâ defansta yer buluyor daha bir özgüvenli tartışıyorduk daha ilk kalemde bize cahil diyenlerle...
Rabbim böyle yazmış alnımıza çok şükür hep cahil olduk sınıf arkadaşımdan yan komşuma kadar cahil olmakla itham edildim daima vatandaşın yarısı gibi çok da şaşılacak bir şey yok sanki de...
Engin Ardıç , yarı aydınlara kendini krem tabaka zanneden lümpenlere demokrasiden nasipsiz beyaz yakalı mirasçılarına öyle güzel ağızlarının payını verdi /verirdi ki... Ve vurduğu yerden çok iyi ses gelmiş , muhatabına ulaşmış attığı kalemden oklar ki vefatından sonra sosyal medyaya baktım ne diyor muhalefet diye ?
Özal ' dan beri yalaka imiş Arınç ve son nefesine kadar yalaka olmaya devam etmiş ve ağıza alınmayacak pek çok hezeyan, küfür... Küplerinden sızan pek kötü pek galiz pek sufli şeyler takdir edersiniz ki...
Oysa Özal ' ın ülkeye ufuk açan gayretleri ile alay eden entel dantellere çağdan uzak komünistlere verip veriştiriyordu işte o zamanlar...
Tıpkı şimdi de "sahibinden satılık saray biz yıkar satar geçeriz" diyen vandal güzellemelerine tarizin en koyusu ile cevap vermesi gibi...
Okumuş ' un caka satmadığı bir vakar vardı onun ütopyasında, müthiş bir tek parti eleştirisi... Kabalığa görgüsüzlüğe yeni yetme burjuvaziye yerinde pek çok iğneleme...
Yaşasa idi bugün Kılıçdaroğlu ' nun "yenildik ama ikinci olduk , Erdoğan lehimize çekilse belki de kazanırdık muhtemelen" deyişlerini (12. kez falan olmuş galiba ) bombalayacaktı büyük ihtimalle...
Rabbime çok şükür, elhamdülillah büyük mutluluk yaşarken bu gece cidden onun vefatı ile buruktum, yarımdım...
Ama işte burası dünya...
Şaşırtıyor sarsıyor kendimize getiriyor Mevlâmız bizi...
Öte yandan...
Ötelerden gelen çağrı ile emaneti teslim eden ustamıza , kalemin kağıdın ilminin hakkını hakkıyla veren ustamıza, iki kelam edebilmekti muradım...
Ardından her daim dua ile...
Mekânın cennet olsun Engin Ardıç!
Nüket Belsan Taşören