Yaşamakta olduğumuz vatan toprağımızda dünya var olduğu sürece yaşamayı hak etmiş bir millet olarak vatan sevgimiz çok yüksek olup millet dolayısıyla insan sevgi ve saygımız azdır.
Bayrak ve vatan sevgimizin çok yüksek olduğu her dünya milletince bilinir. Yüzyıllardır bu vatan sevgimiz değişik yüzyıllarda savaşlarla denenmiş fakat vatan toprağımızın bir karşını bile feda etmemişizdir.
Ülke olarak tüm dünya devlerinde olduğu gibi bizlerde Covid-19 (Korona virüs) salgınıyla en başta sağlık personellerimiz olmak üzere tüm gücümüzle ve imkânlarımızla mücadele etmekteyiz.
2021 Yılının ilk aylarında T.C.Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Covid-19 (Korona virüs) salgınıyla mücadelede aşılama ile normal hayata dönüş için eylül ayı sonunu işaret etti. Bakan Koca ayrıca "Toplumsal bağışıklığın yakalanmasından sonra sonbaharda aşı olanların maske takma zorunluluğu kalkabilir" beyanatında bulunmuştu. Ayrıca, toplumsal bağışıklık oluşmadıkça kişisel tedbirlerin maskeyle devre dışı kalmasını önermiyoruz ama bu eylül sonrası devreye girer. Bu dönemde okullar, üniversite, yüksekokullar dâhil olmak üzere normal hayata dönülmesini hedefliyoruz; aşılamayı sağlayarak demişti.
Solunum ve salgın hastalıkları uzmanı olan ülke bilim insanlarımızın yaptığı açıklamalarda; ülke genelinde yaygın aşılama yapılmadıkça toplumca maske takılmamasını önermiyoruz. Toplumsal bağışıklık oluştuktan sonra aşı olanların maske takma zorunluluğu olmayabilir.
Yukarıdaki kamuoyu açıklamalarına bakarak sonbahar ayı başlarında birkaç istisnai durum hariç maskelerden kurtulacağımız müjdesi verilmişti.
Yaz mevsimine girmemiz ve turizm sezonun açılması ile bilhassa yurtdışından gelen turist sayısının artmasıyla salgın hastalığa karşı alınan birçok kural ve tedbirler uygulanmamaya başlandı. Bu hareketliliğe okulların kapanmasıyla ülke insanlarımızın da yoğun olarak katılmasıyla ayrıca kurban bayramı tatilinde araya girmesiyle maalesef yazın başında 5.000 sayısı altına düşen vaka sayımız ve 80 sayısına düşen vefat sayımız tekrar hızla artmıştır.
7 Ağustos 2021 tarihli T.C. Sağlık Bakanlığının resmi günlük Covid-19 tablosuna göre günlük vaka sayısı 25.000 bini geçmiş ve vefat sayısı da 112 olarak gerçekleşmiştir.
Salgına karşı maske ve mesafeden sonra en güçlü silahımız olan aşı süreci başladığında aşılanma sayıları hızla artarak bir ara günde bir buçuk milyon sayısına kadar ulaşsa da aşılanma sayısı yazın kendini iyice hissettirmesi ile günlük yüz binlere kadar düşmüştür. Bu gelişmede bakanlığın hedeflediği yılsonuna kadar aşılanma oranının %70 olan hedefinde büyük sapmalara sebep olmuştur.
Buraya kadar sıraladığım resmi rakamlara göre salgınla mücadelemizde gücümüzün azaldığını görmekteyiz. Bilhassa salgınla mücadelemizde aşılanmanın başlamasıyla insanlarımıza aşının salgından korumadığını sadece korona virüs hastalığına yakalandığımız takdirde hastaneye yatmadan bu hastalığı hafif geçirmemizi sağladığını tam olarak anlatamadık. Gerek aşı olanlarımız gerekse aşı olmasa da bu yanlış anlamalardan ötürü hızla sosyalleşen insanlarımız mesafeyi önemsemediği gibi maskelerini de indirmeye hatta hiç kullanmamaya başladılar.
Eskiden günümüze gelen bir atasözümüz olan “Dere görünmeden paça sıvanmaz” sözü alınacak olan ve devam eden tedbirlerin önemini çok iyi anlatmaktadır.
Bizler bu güzel ve her zorluk karşısında öğüt veren atasözümüzü günümüz salgın ortamında “Dereyi görmeden maskeleri indirmek” olarak çevirebiliriz. Sağlık çalışanları başta olmak üzere fedakârca ortaya konan emeğin kesin sonucunu görmeden tedbirleri elden bırakmak bizleri büyük hayal kırıklığına uğratabilir. Bizleri salgından koruyan maskelerimizi salgınla mücadelemizde sonuç almadan yüzlerimizden indirir isek, bu vakte kadar ortaya konan çaba ve çalışmalar bir anda yok olur.
Ülkemizde maalesef hızla devam eden korona virüs salgını karşısında T.C. Sağlık Bakanlığı ve ilgili yetkililerce alınan kural ve tedbirlere azami uymaya devam etmeliyiz. Ayrıca yeterli aşılanma oranına ulaşmadan ve vaka sayısı sıfırlanmadan maskelerimizi indirmemeliyiz.
Şevket GÖLÜK