Oynadığı futbol ile soğuk Karadeniz iklimini ateşleyen Trabzonspor maalesef İskandinavya'da bu etkiyi göstermekte biraz zorlandı. Havasından mıdır yoksa suyundan mıdır bilinmez daha daha heyecanlı ve ayakları yere basmakta zorlanan bir Trabzon gördük Kopenhag karşısında.
Danimarka'da Soğuğu Hissettik!
Kopenhag takımı sadece Danimarka futbolunun değil genel itibariyle son yıllarda İskandinav ülkelerinin kulüpler bazında en somut başarılara ulaşabilmiş takımı diyebiliriz. Onlarda sadece kendi liglerinde değil Avrupa kupalarında da başarıyı hedefleyen bir takım istiyorlar lakin gördüğüm seviyeleri bence hala bizim 4 büyüklerimiz seviyesinde değil.
Maçın ilk dakikalarından itibaren nispeten lig maçlarına göre heyecanlı ve normal futbolunu sahaya yansıtamayan bir Trabzonspor vardı. Buna karşın ev sahibi olma avantajını iyi kullanmayı hedefleyen bir Kopenhag vardı ki kontrollü ataklarla Trabzon kalesini yokladılar ve Trabzonspor savunmasının da boşlukta bulunduğu bir anda yenilen gol Trabzonspor futbolcularının direncini daha da kırdı.
Savunmaya Bartra transferi çok iyi bir tercih ama yenilen iki golde de Bartra yok diye bu kadar boşluklar bırakmaya bu takımın hakkı yok, Trabzonspor teknik ekibi ve futbolcuların bu maçın ardından değinmeleri gereken ilk konunun bu rahat yenen goller ve savunma zaafiyeti olması gerektiğine inanıyorum.
Abdullah Avcı ve Akıllıca Hamleleri!
Abdullah hocanın gerçekten elindeki oyuncu grubunun ne zaman neleri iyi yapacağını artık çok net bildiğini söyleyebilmek mümkün. İlk yarıda ayakları yere sağlam basabilen bir Trabzonspor yoktu belki ama ikinci yarıda Djaniny'nin oyuna girişi sonrası hücuma getirdiği hareketlilik pozitif anlamda önce Abdullah hocaya yazar.
2-0 geride iken neden stoper Bartra'yı oyuna alıyor diye bende düşündüm ama tam bu dakikalarda oyun kurucu ve ayakları düzgün bir stoper ile en kötü 1 golü hedefleyen bir Trabzonspor vardı. Bartra bir savunma oyuncusu olmasına rağmen hücum yapan takımına katkıda bulundu. Djaniny ve Cornelius'un rakip savunmayı üstüne çekmesi sonrası Bakasetas gibi iyi sol ayağın şut fırsatı bulması demek ille de bir şekilde Trabzonspor'un gol bulması anlamına geliyordu.
Trabzon'da iyi bir taraftar itici gücü ve daha sağlam adımlarla ortaya konulacak futbol ile bu işin bitebileceğini düşünüyorum. Maçlar her ne kadar oynayarak sahada kazanılsa bile bu Kopenhag takımının Trabzonspor'dan çok ekstra üstün bir tarafının olmadığı çok belli, Trabzonspor takımına Şampiyonlar Ligi yolunda başarılar diliyorum.