Liderlik doğuştan mı gelir, yoksa öğrenilir mi tartışmaları hala devam ediyor. Liderlikle ilgili genetik yatkınlıklar bir kenara dursun, biz şimdi yaşam boyu karşılaşılan olaylar ve edinilen deneyimlerin etkisinden bahsedelim. Hem zaten genetik yatkınlığımız olsa bile, doğru zamanda doğru yerde olmadığımız sürece potansiyelimiz ne kadar ortaya çıkabilir ki?
Liderlik özelliklerine sahip olmak için çalışılabilir veya zaten var ise geliştirilebilir. Liderler, yaşamlarının erken dönemlerinde bugünkü özelliklerin hepsine sahip değillerdi. Çünkü birçok bilgiyi ve tecrübeyi edinmeleri gerekiyordu. Bunu sizin çocuğunuz da yapabilir, ancak lider olmaya istekliyse tabi ki. Eğer çocuğun içinde liderlikle ilgili istek yoksa, o zaman iş değişir. Ona liderlik eğitimi de aldırsanız işe yaramayabilir. Çok iyi bir müsabık sporcu olmak, çocuğu lider yapmaz. Bazen en iyi müsabıklar, liderlikten en uzak olanlardır. Liderlik için başka şeyler lazım. Liderler, saygı duyulan kişidir. Onun farklı bir ağırlığı vardır. O geldiğinde ortamdaki enerji bir anda yükselir. Liderlik, başkaları aracılığıyla hedeflere ulaşma yeteneğidir. Çocuk dışa dönük veya içe dönük ya da duygusal veyahut mantıklı, hatta hayalperest olabilir. Hangisi olursa olsun liderlik yetenekleri geliştirebilir. Çocuğunuza baktığınızda bir lider görmüyor olabilirsiniz. Ancak belki de sadece hazır değildir. Yeterli derecede beceri edinip, gösterme fırsatı bulduğunda karşınızda bambaşka bir çocuk görebilirsiniz.
Liderlerin saymakla bitmeyecek türlü özellikleri vardır. Hepsini sayarak bu kısmı çok uzatmamak için en temel olanlardan bahsedeceğim. Vizyonerlik, güçlü iletişim becerisi, örnek olmak, gelişime açıklık, bağlılık, sorumluluk, özgüven, kendini tanıma, çatışma yönetimi, empati, dürüstlük ve takım ruhu olmazsa olmaz özelliklerden diyebiliriz. Bu özelliklere sahip olmak için uygulama gerekliliği yadsınamaz bir gerçekliktir. Bu konular ve daha fazlasıyla ilgili uygulama alanı, her zaman sporun içinde çocukları bekliyor olacak.
