Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür Haber, Türkiye ve dünyadan önemli olan Son dakika, Güncel, Teknoloji, Magazin ve Siyaset haberlerini okuyabilirsiniz.

SON DAKİKA
Sol Ok
Sağ Ok
Menü
Ara
Facebook Twitter
ANASAYFAGÜNDEMSİYASETSPOREKONOMİ SEYAHAT TEKNOLOJİ YAZARLAR FOTO VİDEO

Yasemin Yıldırım

Bu seçim çok kritik!

Facebook Twitter Linkedin WhatsApp Tumblr Yazdır Büyüt Küçült

Gerçekten de en kritik seçimlerden biri. Dönüm noktası! Türkiye'nin hiç 1 seçim dönemi normal yaşanmamıştır ama son yıllarda başımıza gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. Kaç ülke/millet vardır ki içinden çıkan, dışarıdan destek bulan türlü saldırı ve girişimlere bu direnci gösterebilsin, pes etmesin ve her seferinde iradesinin kararının arkasında dursun…
Yorulmadık mı? Elbette yorulduk ve bu çıkacağımız son yokuş değil. Düzlük yakın da değil, bununda farkındayız. Ancak Anadolu ruhuna, bu ruha sahip çıkan yöneticilerin ferasetine ve öngörüsüne güveniyoruz. Bu saldırılardan çok daha güçlülerini savdı başından Anadolu. Anadolu da taş yerinden oynarsa Türkiye'de deprem olur bunu çok iyi biliyorlar. Yurt edindiğimiz topraklarda esir olmayı teklif ediyorlar. Yorgunluk, bizi pes ettirecek son şey. “yerlilik ve millilik” ise yeni keşfimiz. Bu kavramlar etrafında kendimizi de yeni tanıyoruz. 90 yıllık baskı rejiminin üzerimize biçtiği kimlik ve politik duruştan soyunuyoruz. Devletin evrim geçirişine ve tarihi değişime şahitlik ediyoruz. İlerde çocuklarımıza anlatacağımız büyük 1 hikâyenin başrolünde Anadolu.
Nasıl değişimler bunlar biraz açalım.
Kutuplaşıyoruz, bunun sonu iç savaş(!) denilen günlerden yıllar önce, devletin üniversitesine “hizmet almak” için dahi giremeyen başörtülü kadınlar şimdi öğrencilere “hizmet verme” imkânı buldular.
Kutuplaşıyoruz, bunun sonu iç savaş(!) denilen günlerden yıllar önce, el konulan Ermeni mallarının, tanınmayan Ermeni kimliğinin, mecliste olması dahi düşünülemez olan Ermenilerin hem mecliste olduğu hem de mallarının iade edildiği günlere geldik. “Azınlıkların” birer “yabancı” olmadığını keşfettik! Devletin resmi çağrısı/davetiyle vaktiyle gitmek zorunda olan gayrimüslimleri vatanlarına davet ettik. “yerlilik ve millilik” tartışmalarımızın arasında geçen konulardan 1i de bu.
Kutuplaşıyoruz, bunun sonu iç savaş(!) denilen günlerden yıllar önce, nedense Kürt kimliğini inkâr eden Türk solunun ulusalcısının çatısı altında birleştiği, Kemalizm'in yegâne temsilcisi CHP'de temsil imkânı yaratmaya çalışan “Kürt” siyaseti kendisine sonsuz imtiyazlar tanıyan, sorunun kökten çözümünü teklif eden yeni devlet anlayışına, baskıcı rejime göstermediği tepkiyi gösterebiliyor! Hatta öyle ileri gidiyor ki, vaktiyle “en iyi Kürt ölü Kürt” diyenlerle, “Türklüğüm, Said Nursi'nin cenazesine gitmeye engel” diyerek Kürt düşmanlığını gizlemeye dahi gerek duymamış Pensilvanyalı terörist başının dizlerinin dibinden ayrılamadığı ilginç zamanlar yaşıyoruz.
Kutuplaşıyoruz, bunun sonu iç savaş(!) denilen günlerden yıllar önce, Kürt varlığının devlette ve oligarklarda yarattığı öfke Kürtleri, Kürtlüğü Kürt dilini yok saymaya, ısrar edenleri katletmeye, kimliklerinden sıyrılsınlar diye yerlerinden yurtlarından edildikleri günlerden geldik bu günlere.
Kutuplaşıyoruz, bunun sonu iç savaş(!) denilen günlerden yıllar önce Kemalizmin ve bu ideoloji etrafında gruplanan siyaset STK ve kesimlerin “tek kutup” olduğu ve başkasına söz, temsil, güç, iktidar hakkı tanımadığı günlerden geçtik öyle geldik bu çok kutuplaştığımız günlere.
Tek sesin hâkim olduğu zamanlarda kutuplaşma gibi 1 sorun elbette olamazdı! Sorun kutuplaşmak mı yoksa çok seslilik, çok kültürlülük ve birbirimizi yeniden keşfimiz mi?
İç savaş tehdidini çok önemsemesem de bunun Çözüm Sürecini konuşmaya engel olacak 1 sebep olarak görüyorum. İç savaş konuşulurken Çözüm Süreci dile getirilebilir mi? Hayır!
Çıkacak olan iç savaş değil, devam edecek olan Çözüm Süreci endişelendiriyor onları!
Yine çıkacak olan iç savaş değil, yoluna hak ve doğru bildiği biçimde devam edecek olan Türkiye korkutuyor onları!
Çıkacak olan iç savaş değil, halkıyla barışık, reformist, devrimci öngörülemez, dizginlenemez Erdoğan korkutuyor onları!
Seçimin sonucu ne olur bilmiyorum ama önceden olsaydı sadece bu bizi “yavaşlatır” der çok önemsemeyebilirdik ancak bu kez önümüzdeki tehlike yavaşlama değil, 1 yüz yıl daha durmamıza yönelik. Bu seçim, gelecekte kimin ayakta kalacağını göreceğimiz 1 milat olacak. Millet mi? Kanlı çeteler mi? Bu idrak ancak kurtarır bizi.
Türkiye, yoluna Türkiye olarak devam etmek zorunda, aksi halde kimseye yar olmayacak.
Her koşulda, Allah milletimizin yar ve yardımcısı olsun.

  YORUM YAP / YORUM OKU
YASEMİN YILDIRIM DİĞER YAZILARI
Hurhaber.com'da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hür Haber sorumlu tutulamaz.

ANASAYFA | GÜNÜN HABERLERİ | KÜNYE | REKLAM | RSS