1973 yılından bu yana Diyarbekir'da oynanan futbolun içindeyim. Diyarbakırspor'un 1.Lig ve Süperlig deneyimleri dahil, Diyarbekir tarihinin hiçbir döneminde Amedspor'un bugün oynadığı total, bütünlüklü, kendi kendine yeterli ve ne yaptığını bilen bir futbol pratiğine tanık olmamıştım. Amedspor'un bu sezon oynadığı futbol Diyarbekir tarihinin en iyi futboludur. Bu tespitimin maçın skorlarından bağımsız, salt oynanan oyunun doyurucu niteliğine dair olduğunun bilinmesini isterim.
Urfa da tıpkı Diyarbekir gibi bir Kürt şehri ve bütün içtenliğimle söylemeliyim ki Urfaspor'un oynamaya çalıştığı oyuna dair gerçekten güzel ve onurlandırıcı şeyler söylemek isterdim. Ama maalesef sahada gördüğüm oyun buna engel; dolayısıyla elimden birşey gelmiyor. Urfa'lı Kürt kardeşlerimi boşu boşuna umutlandırıp, kandırmak istemem. Ne de olsa en az onlar kadar Urfaspor'un başarılı olmasını isterim.
Turgay Kerimoğlu'na dair bir önceki maçta yazdığım herşey bu maçta da doğrulandı. Öncelikle, Urfaspor'un ne oynadığına dair bir fikir edinmem bütün iyi niyetli duygularıma rağmen mümkün olmuyor. Takımın oyun aklı, takımın oyun kurgusu, takımın pozisyon bilgisi, takımın defanstan sözümona hücuma geçiş planı ve olabilecekse takımın gol planı yok. ‘Yok' diyorum; çünkü herşey oyunun içinde olabilecek muhtemel rastlantılara emanet edilmiş, sanki tesadüflerin oluşturacağı mucizevi şanslar silsilesine bel bağlamış.
Amedspor rüzgarın sert muhalefetine rağmen çoklu kısa pas kombinasyonlarından bu maçta da vazgeçmedi. Sert rüzgara rağmen takımın oyunu bu karakterde oynamaya çalışması, bu durumun Amedspor için bir oyun anlayışından çok, bir oyun yapısı olduğunu gösterir. Bu aslında beni futbol adına memnun eden ve bir Kürt olarak da beni gururlandıran niteliktir.
Geçen maçta olduğu gibi bu maçta da Amedspor hücumlarının en zayıf halkası hala santrafor Şehmuz Özer'dir. Nitekim bu maçta Amedspor'un göbekten gelip hiçbir tehdit ve tehlike oluşturamamasının asli sebebi bu oyuncunun oynanan bu futbolun ihtiyaçlarına yanıt vermemesidir. Eğer Amedspor hücum planının daha üretken sonuçlar üretmesini istiyorsa, tıpkı Deniz Naki'nin ikinci bölgede yaptıklarının aynısını üçüncü bölgede yapacak bir hücumcuya ihtiyacı var.
Üçüncü bölgede olgun ve sonuç alıcı bir final vuruş organizasyonunu yapılandırmak, tıpkı ikinci bölgede Deniz Naki'nin sergilediği olgunluğu, sabrı ve çok seçenekli pas ilişkisini gözeten ve buna ikna edilmiş bir hücumcuyla mümkün olur. Amedspor bu sezon kendi liginde şampiyon olmak istiyorsa ya stantraforunu değiştirmeli ya da hücum planını. Atılan gol bize Amedspor'un hücum planını değiştirebileceğini kanıtladı. Orta sahada yapılan kısa paslar kesinlikle ceza sahasının içinde de yapılabilir ve gol için bundan daha garantili bir yol yoktur.
İki stoperin de dengeli pas oyunu, kaleciyle kurdukları pas ilişkisi ve defanstan orta sahaya top taşıma becerileri cidden alkışı hakediyor. Kalecinin hiçbir topa “mecbur kalmadıkça” uzun vurmayışı bu takımın başında bir teknik direktörün varolduğunu en iyi ispatıdır. Zaten kaleciniz toplara uzun vurup, oyunu Allah'a havale etmiyorsa, bir teknik adam aklının işbaşında olduğunu söylemek hiç abartı değil.
Kısacası, Amedspor bu oyun yapısıyla hem kendi liginde zorlanmadan şampiyon olur, hem de Türkiye Ziraat Kupası'nda üst turları zorlar.
