Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür HABER - Türkiye'nin Online Haber Platformu

Hür Haber, Türkiye ve dünyadan önemli olan Son dakika, Güncel, Teknoloji, Magazin ve Siyaset haberlerini okuyabilirsiniz.

SON DAKİKA
Sol Ok
Sağ Ok
Menü
Ara
Facebook Twitter
ANASAYFAGÜNDEMSİYASETSPOREKONOMİ SEYAHAT TEKNOLOJİ YAZARLAR FOTO VİDEO

Onur Akbaş

Ayşe Atıcı Arayancan ve Nemrutların dansı

Facebook Twitter Linkedin WhatsApp Tumblr Yazdır Büyüt Küçült

Zira “istersem en liyakatsizi ve en ahmak”ı her yerde istihdam ederim dercesine karşılaştığımız bu durumlar modern nemrutluğun/müşrikliğin pratikteki halidir. İşte böyle bir ortamda ilmin izzeti ve şerefini muhafaza ederek sabır kazağını örmek büyük bir işe kalkışmaktır.

AYŞE ATICI ARAYANCAN VE NEMRUTLARIN DANSI

ONUR AKBAŞ
onurakbastde@gmail.com

Aslında bir değil belki yüz belki de binlerce idealist zihin ve yüreğin on binler ve yüz binlerce hikayesinden sadece biri bu hikaye… Zira ilmin, okumanın, yazmanın, düşünmenin, bu istikamette ortaya bir şeyler koymanın mezarlığıdır bu coğrafya… Kahir ekseriyeti “OKU” emriyle indirilen bir kitaba inandığını iddia eder de daha yolun başında “onlar bir vadide” inandıkları(!) kitap bir başka vadidedir, bu coğrafya sakinlerinin. Başkalarının bilim ve sanat çilesi çektiği yerlere nispeten bizde “güzel işler yapanlar “önce var olma” savaşını kazanmak zorundadırlar. Hele bu bilgi çağında boğazı tasmalı, kolları zincirli, düşünüyormuş, okuyormuş, yazıyormuş, çile çekiyormuş, gibi yapan klonlanmış sallabaş entelektüelimsi, akademisyenimsi, aydınımsı, gevezelerin, dili aklından uzun rektörümsülerin olduğu bu çağda varolabilse bile varlığını anlatmak gerek önce bu insansılar ortamına… O da yetmez, “onlardan” yana bir varlıkla kırıtmak gerekir, bel çatlatırcasına…Putlar önünde biat etmeden “hürriyet”in “h”sini vermezler size… Bunlar kimi zaman bir cemaatte, kimi zaman bir tarikatta, bir partide, bir sendikada yahut bir locada vücut bulur. Her dönem bu yığın kümeleri arasında arzı endam edecek liyakatsiz, haset ve karanlık ruhlar mutlaka bulunur ve kullanılır. Kimi gevezeliğinden dolayı, bir pot kırıp zarar vereceği ana kadar; kimi de güzelliğinden ya da endamından dolayı yaşlanıp hurdaya çıkacağı ana kadar…
Geçenlerde bir arkadaşım aradı, falan ilçede bir itfaiyecilik bölümünde öğretim görevliliği için başvurmuş. Şartları uyduğu için başvurmuş. İlk elemede birinci olan arkadaş, yazılı sınavda falan ulusal gazetede çalışan ve üstelik yüksek lisansı bile olmayan kişi karşısında elenmiş. Hikayeyi duyunca bunu kendi hayatında sadece akademik alanda değil her alanda tecrübe eden/kendisine tecrübe ettirilen biri olarak güldüm. Zira bu durumun alegorik tefsiri: Tanrılık dava eden Nemrut'un, Tanrı'da var olan öldürme ve diriltme fiilini gösterdiği iki köle üzerindeki deneyidir.
NEMRUTLARIN DANSI
Zira “istersem en liyakatsizi ve en ahmak”ı her yerde istihdam ederim dercesine karşılaştığımız bu durumlar modern nemrutluğun/müşrikliğin pratikteki halidir. İşte böyle bir ortamda ilmin izzeti ve şerefini muhafaza ederek sabır kazağını örmek büyük bir işe kalkışmaktır. Başta CNN TÜRK olmak üzere pek çok TV ekranında gördüğünüz değerli Tarihçi akademisyen Ayşe Atıcı Arayancan da akademik bağlamda şiddet ve mobbinglere uğrayan bir idealist. İdealistliğine olan şahadetim şimdilik bende dursun. Böyle bir zamanda Arayancan yaşadıklarını hak etmiş mi? Kısaca bunu bir sorgulayalım. Kapitalizm ve komünizmin gayrı meşru çocuğu insafsız realite açısından bakarsak hak etmiş. Bir değil on belki onlarca haşhaşi yığın topluluklarının olduğu bir toplumda bunların en büyüğünü rahatsız edecek bilgi ve birikime sahip olduğu için hak etmiş. İki çocuğu ile ilgilenirken bir yandan makale ve kitapları için bir şeyler ortaya koymanın savaşımını verdiği için hak etmiş. Söyleşiye gittiği yerlerde muktedirler tarafından hak ettiği saygıyı maddi ve manevi yönüyle görmesi gerekirken, ekranın tanrı ve tanrıçaları gibi iyi makyaj yapıp tak tak hızlı hızlı merdivenleri çıkamadığı için hak etmiş; Bilimsel “şeyler” ortaya koyarken reytingin düştüğü yerde nemli gözlerle kameraya bakamadığı için hak etmiş/hak etmişim/ hak etmişiz/ hak etmişler. Dedim ya “…güzel işler yapmak istemenin” bedeli ağırdır bu medeniyetler mezarlığında..
AYŞE ATICI ARAYANCAN KİMDİR?
16 Mart 1978 yılında Adana'da doğdu. Lisans öğrenimini 1997–2002 yılları arasında Ankara Üniversitesi, Doğu Dilleri Bölümü, Fars Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalında tamamladı. Yüksek Lisan söğrenimini 2003–2005 yılları arasında Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Bölümü, Genel Türk Tarihi Anabilim Dalında “Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nda Bâtınî Hareketleri, Hasan Sabbah ile İlk Halefleri ve İran Nizari İsmâilîleri (1090–1157)”başlık tez çalışması ile tamamladı. Doktorasını 2005–2010 yılları arasında Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Bölümü, Ortaçağ Anabilim Dalında “ Karakoyunlu Hükümdarlarından Cihanşah ve Dönemi 1438–1467(Dini-Siyasi-Kültürel, Sosyal) “başlıklı tez ile tamamlayıp, Dr. unvanını aldı.Farsça ve İngilizce bilmektedir. 2003–2007 yılları arasında Türk Tarih Kurumu -“Türkiye'nin Sosyal ve Kültürel Tarihini Araştırma Projesi'nde” görevli, 2005–2006 Vakıflar Müdürlüğü, Kültür Bakanlığı, Türk Tarih Kurumu, TÜBİTAK (ULAKBİLİM), TÜBA -“Türkiye'de Kültür Mirası Envanterleme Çalışmaları” projesinde Alt Komite Üyeliği, 2005–2007 Kültür Bakanlığı ve Türk Tarih Kurumu – “Ortak Ara Yüzle Kültür Envanteri Sorgulama Projesi” Komite Üyeliği yaptı. 2007 yılında Azerbaycan Milli İlimler Akademisinde (Azerbaycan National Academy of Science, İnstıtute of Oriental Studies named After Academician Z.M. Bunyatof) Şark Masası Bölümünde “Türkmenler ve Karakoyunlu Hükümdarlarından Sultan Cihânşah Dönemi ile ilgili misafir uzman olarak araştırmalarda bulundu. Ardından 2007–2008 TİKA aracılığı ile 4 ay boyunca “İran Alzahra Üniversitesi ve Tahran Üniversitesi Dil Edebiyat, Tarih Fakültesinde doktora konusu ile ilgili araştırmalar yaptı. 2008 yılında 4 ay boyunca TÜBİTAK Yurt Dışı Araştırma Programı kapsamında İRAN'nın çeşitli şehir, üniversite ve kütüphanelerinde yine doktora konusu ile ilgili araştırmalarda bulundu, arşiv ve kütüphanelerde çalışmalar yaptı. Aynı zamanda The Journal of İnternational Social Research adlı derginin Yayın Kurulu Üyesidir.

Makaleler, Sempozyumlar/Kongreler(Ulusal ve Uluslararası)
• “Geçmişten Günümüze Aile ve Çocuk” Orta Karadeniz Kültür Sempozyumu, Ordu,2005.
• “Hasan Sabbah ve Halefleri Döneminde Suikaste Uğrayan Devlet Adamları “İCANAS Kongresi (Uluslararası Asya ve Kuzey Afrika Çalışmaları Kongresi)-Ankara,2007.
• “İran Nizari İsmâilileri'nin Aldıkları Vergiler ve Gelir Kaynakları “I.İktisat Tarihi Kongresi, İstanbul,2007.
• “Nasır Hüsrev ve İsmaililik Anlayışı‘' Şarkın Problemleri Kongresi (Azerbaycan/ Bakü ),Bakü,2007.
• ‘'İran Nizari İsmailileri ve Ahilik Teşkilatı: Benzerlikler ve Farklılıklar''1.Uluslararası Kırşehir ve Ahilik Kültürü Sempozyumu, Kırşehir,2008.
• “Karakoyunlu Döneminde Ortaya Çıkan Şii Hareketler” Güneydoğu Anadolu Alevilik Kültürü ve Dede Garkın Sempozyumu II, Şanlıurfa,2010.
• “Karakoyunlu ve Akkoyunlu Döneminde Alınan Vergi Çeşitleri ” II. İktisat Tarihi Kongresi, Elazığ,2010.
• “Akkoyunlu ve Karakoyunlularda Sanat ve Edebiyat “ Zeitschrift Für Die Welt Der Türken/ Jounral Of World of Turks,Vol 1,No 1(2009).
• “Nizari İsmaililerinin Gelir Kaynakları”,Selçuk Türkiyat Araştırmaları Dergisi, S.26,Konya, 2008.
• “Karakoyunlu Sultanı Cihânşah'ın Şeyh Cüneyt'e Karşı Aldığı Önlemler” The Journal of İnternational Social Research, Volume 3/11 2010
• “Suriye Bölgesinde İki İnanç Hareketi: Nizarî İsmâilîleri ve Nusayrîlik” Hacı Bektaşi Veli Araştırma Dergisi, Nusayrilik Özel Sayısı, S.54,Ankara,2010.

 

  YORUM YAP / YORUM OKU
ONUR AKBAŞ DİĞER YAZILARI
Hurhaber.com'da yayınlanan her türlü yazı ve haber kaynak belirtilmeden kullanılamaz. Sayfalarımızda kaynak belirtilerek yayınlanan haberler ilgili kaynağa aittir ve bu haberlerin kopyalanması durumunda, tüm sorumluluk kopyalayan kişi / kuruma ait olacaktır. Başka kaynak veya gazeteden alıntı yazarlar ve site yazarlarına ait yazılardan dolayı Hür Haber sorumlu tutulamaz.

ANASAYFA | GÜNÜN HABERLERİ | KÜNYE | REKLAM | RSS