Küresel Sumud Filosu’nda yer alan Türk aktivistler, İsrail’in uluslararası sulardaki saldırısı sonrası yaşadıkları kötü muamele iddialarını savcılığa anlattı.
Küresel Sumud Filosu’nda yer alan Türk aktivistler, İsrail ordusunun uluslararası sularda düzenlediği müdahale sonrası yaşadıkları kötü muameleyi anlattı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında bilgi sahibi sıfatıyla ifade veren aktivistler, hem denizde hem de karada fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldıklarını söyledi.
Dronla taciz, batırma girişimi ve kişisel eşyaların çalınması
Aktivist Bekir Develi, ifadesinde teknelerinin defalarca dronlarla taciz edildiğini, İsrail hücum botlarının tekneyi batırmaya çalıştığını belirtti. Develi, “Namaz kılmaya çalıştığımızda müdahalede bulunuyorlardı. Dronlarla taciz edip fiziksel olarak saldırdılar. Tüm kişisel eşyalarım ve param çalındı” dedi.
Develi ayrıca, İsrail askerlerinin kendilerini 4 gün boyunca susuz bıraktığını, iki gün sonra yiyecek verildiğini ve kelepçelerin bileklerinde morarmalara yol açtığını ifade etti.
“Yaşlılara secde pozisyonunda işkence yaptılar”
Bir diğer aktivist Haşmet Yazıcı, açık denizde gemilerine dronla bombalı saldırı düzenlendiğini, teknelerinin yanarak kullanılamaz hale geldiğini söyledi. Yazıcı, “Limanda saatlerce kafamız yerde oturtulduk, yaşlılar dayanamayınca tekmeyle kafalarını bastırdılar” diyerek yaşadıkları kötü muameleyi anlattı.
İsrailli askerlerin kendilerine “Gazze’ye gidiyormuşsunuz, artık İsrail hapishanelerinde tatil yaparsınız” dediğini belirten Yazıcı, Türkçe konuşmak istediklerinde ırkçı hakaretlere maruz kaldıklarını dile getirdi.
“Avrupalılara dokunmadılar, sadece Türklere saldırdılar”
Aktivist Mesut Çakar ise limana vardıklarında sıcak asfalt üzerinde ters kelepçeyle saatlerce bekletildiklerini, bu sırada arkadaşının kolunun kırıldığını söyledi. Çakar, “Avrupa vatandaşlarına dokunmadılar. Sadece Türkleri aşağıladılar. Eşyalarımızı çaldılar, su bile vermediler” dedi.
Çakar, hapishanede astım hastası iki vatandaşın ilaç verilmediği için nefes almakta zorlandığını, Avustralya vatandaşı bir aktivistin ise tek başına sorguda darbedildiğini anlattı.
Soruşturma sürüyor
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İsrail’in uluslararası sularda gerçekleştirdiği bu müdahaleye ve Türk vatandaşlarına yönelik muameleye ilişkin soruşturmayı sürdürüyor. Aktivistlerin ifadeleri, Türkiye’nin uluslararası hukuk çerçevesinde atacağı adımlar açısından da önem taşıyor.