Haziran 2023 yapılacak olan ve ülkemiz için büyük önem taşıyan seçimlere sekiz ay gibi çok kısa bir süre kaldı…

Cumhur İttifakının adayı belli…

Ancak her fırsatta erken seçim isteyen Millet İttifakının adayı ise henüz belli değil.

Millet İttifakına Cumhurbaşkanı adayı bulmak için kurulmuş olan 6+1 Masası toplanıp dağılıyor ama henüz üzerinde anlaşılabildikleri bir aday ismi yok.

Bu durumda 6+1 Masasında, parti içinde ve seçmen tabanları ile Büyük Birader nezdinde sıkıntı yaratıyor.

Kılıçdaroğlu aday olabilmek için çok bastırıyor. Rakipleri İmamoğlu ve Yavaş'ı allem etti, kulem etti şimdilik saf dışı bıraktı gibi…

Kendi kendine, kendisini 6+1 Masasının Cumhurbaşkanı adayı olduğunu ilan etti ama masadan veto yedi…

Sonrası çorap söküğü gibi geldi ve Çarşı karıştı…

Çorabın en büyük söküğü ise 6+1 Masasından Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığının veto yemesi üzerine kimsenin aklı ve hayaline gelmeyen “aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık” saçmalığında kendi mahallesinde dahi “nereden çıktı bu ABD gezisi?” Diye eleştirilere neden olan sürpriz bir ABD ziyareti çıktı ki evlere ve köylere şenlik…

Ziyaretin amacının ABD'nin Bay Kemali diye isimlendirdikleri Yunan tezlerini savunması ile bilinen Senatör Bernie Sanders ile görüşmek için yapıldığı açıklandı ama her nedense ABD ziyaretinde kimilerine göre Senatör Bernie Sanders'ın randevu vermediği, kimi göre de buluşma yeri çok uzak olduğu gibi özrü kabahatinden büyük saçma sapan bir mazeret nedeniyle görüşme gerçekleşmediği ileri sürüldü.

İnsanlarla dalga geçercesine komik ve şaka gibi bir gerekçe… ABD'nin Bay Kemali olduğunu iddia ettiğin Senatör Bernie Sanders ile buluşmak ve görüşmek üzere Türkiye'den cümbür cemaat, alayı vale ile Dünya'nın öbür ucundaki ABD'ye gideceksin ama ABD gittiğinde bakacaksın ki buluşma yeri uzak olduğu için buluşmadan vazgeçeceksin…

Peki adama “iyi hoş güzelde sen ta Türkiye'den kalkıp ABD'ye bu adamı ziyaret etmeye gelmedin mi şimdide uzak diye bu ziyaretten hangi mantık ile vaz geçtin” diye sormazlar mı ki…

Sormazlar...! Soramazlar azizim.

Türkiye'den cümbür cemaat, görüşmeler yapmak üzere ABD'ye geleceksin sonrada buluşulacak yer uzak olduğu bahanesi ile görüşmenin iptal edilmesinin nedenini de uçak bileti alıp son anda ortadan kaybolup börek çörek muhabbeti ve siyahi şoförün WC ihtiyacının 15 dakika uzadığı açıklamasından başka hiçbir açıklaması olmayan 8 saat 15 dakikalık kayıp zamanı kimsecikler sormaz….

Sorsalar bile cevap alamaz ve sorduğuna soracağına bin pişman ederler.

Şu veya bu nedenle de olsa Bernie Sanders ile buluşma randevusunun gerçekleşememesi üzerine gezinin adı Bilim ve Teknoloji Ziyareti olarak değiştirildi. Ki buda saçmalığın nirvenası oldu.

Şaka bir tarafa ABD'nin Bay Kemali ile görüşmek üzere ABD'ye giden ancak buluşma gerçekleşmedikten sonra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun gizli saklı ortalıklardan kaybolduğu ve sırlar ile dolu 8 saat 15 dakikalık gibi uzunca bir kayıp zaman ziyaretin can alıcı noktasını oluşturuyor.

Uçak biletini alacaksın, yerini ayırtacaksın, ekibinden kimseye haber vermeden uçağa gelmeyecek ve 8 saat (15 dakika siyahi şoförün çay ve ihtiyaç molası uzaması kabul) ortadan kaybolacaksın… Bu kaybolmaya ve kayıp zamana dair mantıklı ve ikna edici bir açıklama yapamayacaksın…

ABD yaşananlara ve gelişmelere bakıldığında Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyareti tam anlamı ile “Gör dötüm yolları, iç soğuk suları… Sıfıra sıfır elde var sıfır…” Diye özetlenebilecek bir siyasi ziyaret mide bulandırıcı ve merak uyandırıcı 8 saatlik kayıp bir zaman kamburu ile bitti.

Şimdi sırada İYİ Partinin ABD ziyareti ve sonrasında CHP'nin İngiltere ve Almanya ziyaretleri var…

Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretinde “6+1 Masasının Cumhurbaşkanı adayı olmadığım zaman masayı dağıtırım” tehdidi ve "Kılıçdaroğlu, FETÖ'cü Şerif Ali Tekilanla görüştü. Görüşmede aday olmaması istenmiş ama kabul etmemiş. Bunun üzerine milletvekilliği pazarlığı yapılmış..." olduğu iddiaları dillendiriliyor ki bu durumda açıklamaya muhtaç...

Birde bunun yanında Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretinde bulunduğu zaman Meral Ablanın “Kemal Bey adaylık için çok bastırıyor.” Mealindeki sözlerini neden kullanmak zorunda kaldığını ve CHP'nin ziyaretinin ardından İYİ Parti ekibinin de apar topar ABD'ye gitmesi de göz ardı edilmemelidir.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretinin organizatörlerinden ABD'nin Bay Kemali Senatör Bernie Sanders'ın seçim ekibinden olduğu söylenen, aslında 1984 doğumlu Beşiktaş CHP Belediyesi Meclis üyesi olan ama kamuoyuna İmamoğlu'nun vekili olarak takdim edilen Selçuk Sarıyar ile İYİ Partinin ABD ziyaretini düzenleyicisi olduğu söylenilen İYİ Parti İl Başkanı Buğra Kavuncu'nun isimleri bazında değerlendirilmesinin doğru denklemin kurulmasına yardımcı olacağını düşünüyorum.

Aslında “Görünen köy kılavuz istemez” diye bir ata sözümüz var ama maalesef bazıları köyü görmemekte ısrar ettikleri içinde böylelerine ne kılavuz ne de köy yeterli oluyor.

2023 seçimleri öncesinde ABD'yi komşu kapısına çeviren partilerin içindeki aklı selim kişiler ve seçmen tabanı ABD'ye yapılan bu git gellerden bir hayli rahatsız… Kimisi partisinin alî menfaatleri kimisi de milletvekili listelerinde yer bulamama korkusu nedeniyle şimdilik yutkunuyorlar…

Siyasi yaşamlarında en büyük başarıyı 6. Filoya baş kaldırmak olması ile övünen ve bunu siyasi hayatında referans gösteren, torunlarına defalarca anlatan birçok sosyal demokratta ABD'nin Bay Kemal'i ile buluşmak üzere ABD'ye giden, 8 saatlik bir kayıp zamandan sonra ABD'nin Bay Kemal'i olarak dönenleri izliyor…

Hey gidi günler hasreti ile: “Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik. O zaman 6.ncı filoyu yendiğimizi sanmıştık…” diye mısra ve satırlarını karıştırdıkları şiiri mırıldanıyorlar…

Esas ben seçimden sonraki yemin töreninde TBMM kürsüsün de: ''Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, hukukun üstünlüğüne, demokratik ve laik Cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasaya sadakatten ayrılmayacağıma, büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine ant içerim'' metnini okurken 6. Filo gazisi sosyal demokratların torunlarının “bunlar ne diyor?” sorusuna vereceği cevabı merak ediyorum.